Muharrem İnce özür dilemeli

Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce'nin Bediüzzaman için haddini çok aşarak kullandığı talihsiz söz yoğun tepki ve infiale sebep oldu.

Büyük bir İslam âlimi ve Kur'an müfessiri olmasının yanında örnek bir vatanperver de olan Said Nursî'ye yaptığı iftira, gerçeklerin duvarına çarptığı gibi, sahibini debir an önce özür dileyip düzeltmediği takdirdevicdanlarda hiç bitmeyecek bir mahkûmiyete düşürdü.

Üstadın vatana yaptığı sayısız hizmetlerden bir kısmını kendi ifadelerinden aktaralım:

"Harb-i Umumîde (Birinci Dünya Savaşında) gönüllü alay kumandanı olarak iki sene çalıştım, çarpıştım. Ordu Kumandanı ve Enver Paşa takdiratı altında, kıymettar talebelerimi, dostlarımı feda ettim. Yaralanıp esir düştüm. Esaretten geldikten sonra, Hutuvat-ı Sitte gibi eserlerimle kendimi tehlikeye atıp, İngilizlerin İstanbul'a tasallutu altında, İngilizlerin başlarına vurdum."

Afyon'da yargılanırken Başbakanlık ile Adliye ve Dahiliye Bakanlıklarına gönderdiği bir yazıda da şu cümleleri görüyoruz:

"Birinci Harbin patlamasıyla, talebelerimi başıma toplayarak, gönüllü alay kumandanı olarak harbe iştirak ettim. Kafkas Cephesinde, Bitlis'te esir düştüm. Esaretten kurtularak İstanbul'a geldim. Dârü'l-Hikmeti'l-İslâmiyeye aza oldum. Mütareke zamanında, istilâ kuvvetlerine karşı bütün mevcudiyetimle İstanbul'da çalıştım. Millî hükümetin galibiyeti üzerine, yaptığım hizmetler Ankara hükümetince takdir edilerek Van'da üniversite açmak teklifi tekrarlandı."