İlk İstinaf sonrası savunmamızdan

Beraatle sonuçlanan davamızın 20 Nisan 2022'deki duruşmasında yaptığımız savunmadan da bazı bölümleri gerekçeli karardaki zabıtlardan aktaralım:

Mahkemenizin ilk aşamada iddianameyi iade etmesi ile başlayan yargılama sürecimizde hakkımızdaki kararın İstinaftan dönmesinin, kararı esastan tekrar değerlendirme vesilesi olması gerektiği kanaatindeyim.

(İddianamede "suç delili" olarak gösterilen) Tweet ve yazıların hiçbirinde iddia edildiği gibi terör örgütünün cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek ve övecek, aynı zamanda bu yöntemlere başvuruyu teşvik edecek tek bir kelime dahi yoktur. Oysa terör örgütü propagandası suçunun oluşma şartı örgütün cebir, şiddet ve tehdit içeren yöntemlerini meşru göstermek veya övmek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik etmektir. Nitekim aynı iddia ile açılmış davada yargılama konusu olan Üç Dal Papatya kitabı için İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesinin verdiği ve İstinafta onanan beraat kararı bu şartların oluşmadığı tesbitine dayandırılmıştır. Aynı durum bizim tweet ve yazılarımız için de söz konusudur. Ki kararda açık ve yakın tehlike gibi çok zorlamalı bir ifade de kullanılmış, bunu da anlamak mümkün değil.

Ve bazı cezaevlerinde gazetemize uygulanan yasağa gerekçe olarak gösterilen propaganda iddialarına Anayasa Mahkemesinin itibar etmediğini de hatırlatayım.

Yeni Asya gazetesinin fiziki sayfalarında suç teşkil edecek haberler tesbit edilemese de gazetenin internet sitesinden yaptığı yayınlarda "Mağdur köşesi" adı altında bir alan oluşturduğu, bu alanda örgüt lider ve üyeleri tarafından propaganda yapıldığı ve her ne kadar mahkemelerce yasaklanmamıs olsa da Yeni Asya gazetesi yayınlarında genel olarak örgütün siyasî ve ideolojik görüşlerini destekleyici haberler yapıldığı şeklindeki iddia ve gerekçeler Anayasa Mahkemesi tarafından şöyle reddedilmiştir: