İlk 4 maddedeki o ifade kalkmalı

Anayasanın ilk 4 maddesiyle ilgili tartışmada asıl üzerinde durulması gereken, ama kimsenin gündeme getirmediği husus, Türkiye Cumhuriyetinin niteliklerini sıralayan 2. madde ile başlangıç kısmındaki "Atatürk milliyetçiliği" ifadesi.

Bu konuyla ilgili olarak "Müflis Proje Kemalizm" ismiyle çıkan kitabımızda şunları yazmıştık:

Anayasanın resmî ideolojiden arındırılması bağlamında "Atatürk milliyetçiliği" denilen "slogan"ın da tartışılması lâzım. Nedir Atatürk milliyetçiliği Kişiye izafe edilen bir milliyetçilik anlayışı olur mu Farz-ı muhal, olsa bile, bunu devletin temel belgesine esas kabul etmek, gerçek demokrasi anlayışıyla bağdaşır mı

Bu, Demirel'in de katıldığı ve ilginç görüşler serd ettiği bir tartışma. Demirel, yıllar önce bir zamanların kafatasçı uygulamalarını ve "Güneş-Dil Teorisi" gibi denemeleri hatırlattığımızda, Atatürk'ün milliyetçilik anlayışı için şu değerlendirmeyi yapmıştı:

"Atatürk'ün şoven milliyetçi olduğu kesin. Milliyetçiliği bir miktar şovendir. Türkçülüğü ileridir. Bizim anladığımızdan daha koyu bir Türkçülüktür bu." (Köprü, Eylül-1988; İslâm Demokrasi Laiklik, s. 143)

Tartışmanın katılımcılarından biri olan Özdemir İnce, anayasanın başlangıç kısmından "Atatürk ilke ve inkılapları, milliyetçiliği ve medeniyetçiliği" ifadelerinin yer aldığı kısmı aktararak, "Ben kendi adıma, başlangıç bölümünün anayasadan çıkarılmasını kabul edebilirim. O bölüm olmasa da olur diyorum" diye yazdı. (Hürriyet, 7.4.2010)

Ardından, "Gerçekte Atatürk milliyetçiliği yoktur" diyen tarihçi Yılmaz Öztuna, konuya, Atatürk'ü sahiplenen bir açıdan yaklaşarak, "Bu kavramda ısrar etmek aynı zamanda Atatürk'ü 1938'de öldürmek teşebbüsüdür" ifadesini kullandı. (Türkiye, 10.4.2010)