Cumhuriyet'in 'Ekonomisi' 100 yıldır 'önce emekçi' diyor

"Memlekette halkın halk tarafından halk için idaresi bizim idealimizdir. Ve biz yalnız bu idealin esiriyiz. Başka bir kuvvetin değil."

Gazetemizin kurucusu Yunus Nadi, 7 Mayıs 1924 tarihli ilk sayısında Cumhuriyet gazetesinin 'vazgeçilmez varlık nedenini' ve 'yayın politikasının' temelini bu sözlerle açıklıyordu...

Yunus Nadi ilk başyazısında gazetecilere yönelik bir başka uyarıya daha yer veriyordu:

"Anayasanın sağladığı özgürlük ortamında yayınlanan sayfalarında, gazeteci yalnız olayları yazmak ve tesbit etmekle yetinmek zorundadır. Haber sütununa kendi düşünce ve görüşlerini ekleyemez."

Cumhuriyet Gazetesi bu temeller üzerinde kurulurken, daha ilk gününden itibaren sayfalarında yer bulan ekonomi haberlerinin ilkeleri de bunlar olacaktı.

Ekonomi bir ülkenin yaşayabilmek için üretme ve bunları bölüşme biçimlerinin ve bu eylemlerden doğan ilişkilerinin tümü olarak tanımlanır.

100'üncü yılını geçen yıl tamamlayan Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün de askeri başarıların hemen ardından başlattığı ekonomi hamlesi bağımsız bir ülkenin en önemli adımıydı.

Dünyada büyük ekonomik buhranın yaşandığı 1920'li yıllarda kurulan genç Türkiye Cumhuriyeti için ekonomik alanda alınan kararların yurttaşa yansıtılması da önemliydi.

Atatürk'ün adını verdiği Cumhuriyet Gazetesi için ekonomide özellikle 1930'larda başlayan hızlanma ile gerçekleşen kalkınma hamleleri ilk günden itibaren önemli bir haber kaynağı olacaktı.

Gazetenin ilk günlerinden itibaren "İktisadiyat" başlığı altında ekonomi haberleri sayfalarda yer buluyor, haberlerde ulusal sermayenin büyümesi için millileştirme, tasarruf, yerli malı haftaları gibi konular işleniyordu.

1928'de ise gazetede Edebiyat Günü sayfasının yanına her hafta yayınlanan İktisat Günü sayfası da eklenecekti.

1930'lu yıllar Türkiye'de dünya ekonomik buhranının etkilerinin şiddetli biçimde hissedildiği yıllardır.

Ekonomi alanındaki gelişmeleri yakından takip eden ve aktaran Yunus Nadi, 1930-1940 tarihleri arasında özellikle turizm içerikli yazılar da kaleme almış, hükümeti ve yerel yönetimleri harekete geçirmeye çalışmıştı.

Cumhuriyet'in ekonomiye ilgisi haberlerle sınırlı değildi. Cumhuriyet Basım Evi'nden Yayınlanan ilk kitaplardan biri Asım Süreyya'nın Bilanço ve Bilanço Tahlilleri olacaktı. Salih Zeki'nin Türkiye'de Tütün kitabı da o tarihlerde yayınlanacaktı.

1951'de Cumhuriyette çalışmaya başlayan Yaşar Kemal'in Anadolu Notları da gazetenin yurttaşın sorunlarını yansıtan en önemli yazılar olacaktı. Yaşar Kemal röportajlarında ülke gerçeklerini dile getiriyor, Anadolu'nun yoksulluğunu Cumhuriyet sayfalarına yansıtıyordu.

1960'ta sayfalarda İktisadi Meseleler başlığıyla Esat Tekeli yer alırken, Cumhuriyet'in ilk ekonomi sorumlusu Nuri Özdemir olacaktı.

Şükran Ketenci (Soner) "halkı sömürenlere karşı olmak, halkın yanında olmak. Köylüyü yoksulu dar gelirliyi odak yapmak" amacıyla başlattığı ve bugün aynı heyecanla yazmaya devam ettiği "İşçinin Evreninden" köşesiyle 1966 yılında Cumhuriyet Gazetesi'nde gazeteciliğe başlayacaktı.

12 Eylül 1980 darbesinin ardından Türkiye'nin serbest piyasa ekonomisine geçtiği, dışa açılma politikalarının başladığı Turgut Özal döneminde ise ekonomi sayfaları dönemi başlayacaktı. Cumhuriyet Gazetesi'nin ilk ekonomi müdürlerinden biri Cengiz Turhan'dı.

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nın faaliyete geçmesi, döviz piyasaları, ortaya çıkan yeni kavramlar bu sayfaların önemini artıracaktı.

Ancak Cumhuriyet Gazetesi ekonomi sayfalarında sadece sermayeye ve şirketlere değil çalışana, emekçiye, sendikalara da ses olmaya devam edecekti.

Gazetenin ilk kez yayınlanan künyesinde ise ekonominin sorumlu ismi Osman Ulagay olarak yer alacak, 1991 yılında ise gazetenin en önemli köşelerinden biri haline gelen Tüketici Gözüyle'yi hazırlayan Meral Tamer, sorumlu olarak künyede yer alacaktı.