Bağımsızlık şartı-ıı

Kavramların soyut olması, muhtelif ide, olgu ve olayların doğru bir şekilde belirlenmesi, tasnif edilmesi, fark ve ortak niteliklerinin gerçekliklerine uygun tesbit edilmesi gibi imkânlar sağlarlar. Böylece doğru düşünme ve kavramayla birlikte ortak duygu, düşünce, kavrayış ve algılayış dünyasının oluşması gerçekleşir. Dil, yazı, resim, mimik vb. bir anlamda araç işlevi görürler. İnsan bireysel varlığından ve hayatından, toplumsal olan varlığa ve hayata bu araçlara başvurarak, onları kullanarak anlamlar verir, değerler yükler, ilkeler ve kurallar çıkarımında bulunur. Bunun için bilgi, bilim, düşünce, sanat, kısaca kültür ve uygarlık birikimi gerçekleştirilir. Dolayısıyla kavramların ve ilişkili oldukları olguların, olayların anlaşılması, kavranılması, algılanması, özümlenmesi ve içselleştirilmesi olmazsa olmaz (sine qua non) şart olarak görülebilir. Elbette belirli, uygun ve doğru bir yol, yani yöntem izlenmesi de gerekmektedir. pushfn('ads'); Bu bağlamda "bağımsızlık şartı" şeklinde ifade etmeye çalıştığımız nitelik, bir anlamıyla da ilke, önemi yanında belirleyici bir özelliğe sahiptir, denebilir. Söz konusu şartı ya da ilkeyi olgu, aynı zamanda somut birtakım olaylar düzleminde ele alarak irdelemenin gerekli olduğu düşünülebilir. 12 Eylül 1980 hareketi, öncesinde meydana gelen ve "anarşi" kavramıyla tanımlanan, insanları, toplumu, yönetim veya hükümetleri etkileyen, aynı zamanda yönlendiren olayları gerekçe göstermek suretiyle onlara görünüşte (psuedo) bir gerçeklik sağladı, zaman içinde sınırlı da olsa anlaşıldı. Ancak tam olarak kavrayış düzeyinde kavranıldığı kuşkuludur. Asıl gerekçe, emperyal ya da küresel kapitalizmin yürürlüğe sokulması demek olan 24 Ocak Kararları'nın yönetim yöntemi temelinde devlete ekonomi-politik olarak dayatılması, daha açık söyleyişle buyurulması olduğunu, kırk yıllık süreçte ortaya çıkması oldu. Yönetim ya da hükümet düzeyinde, bize göre, Necmettin Erbakan ve Bülent Ecevit'in dahil oldukları koalisyonlar, günü imkân ve şartları ölçeğinde direnç gösterebildiler. Ne var ki, iktidarı ele geçirebilmek adına bazı siyasi oyuncular, bu arada, bir şekilde desteklerini alabildikleri mahfiller ve partiler yoluyla devreye girdiler. Daha