Salı gün yayınlanan "Türkiye Paçozluk Olimpiyatları" yazımın ardından çok önemsediğim bir şey oldu. Yazıma, düzenledikleri Baharfest bağlamında konu ettiğim Kütahya Dumlupınar Üniversitesi'nin rektörü Süleyman Kızıltoprak beni aradı ve "o iş öyle değil, bildiğiniz gibi değil" dedi.

Önemsediğim şey de bu oldu. Burnundan kıl aldırmayan, en küçük eleştiride doğrudan iletişim kurmaya cesaret edemeyip beni "abileri"ne şikayet eden bürokratların aksine Süleyman Hoca tüm medeni cesaretiyle beni arayıp dert anlattı. Bunun için de hocaya teşekkür ederim.

Yanlış anlaşılmasın. Ne Dumlupınar Üniversitesi'nin Baharfest'i ne de yazıda geçen herhangi bir cümle için en küçük bir geri adım atmıyorum. İkna değilim çünkü. Ama rektör hocanın "kendimi ifade edip cevap hakkımı kullanmak istiyorum" cümlesine de hiçbir itirazım yok. Çünkü ben yazarken özgürsem hoca da cevap hakkı kullanmakta özgür elbette.

O yüzden Süleyman Kızıltoprak'ın cevabına açıyorum bugün köşemi. Bir şeyin de bilinmesini istiyorum. Üniversitenin kurumsal kimliği ile kaleme alındığı söylenen cevap metnini bir kere bile okumadım. Sizinle birlikte, gazetede yayınlandığında okuyacağım. Çünkü cevabın kendisine değil cevap hakkına saygım var. Yinelemek isterim. Yazdığım yazıdan bir adım geri atıyor da değilim. Paçozluk paçozluktur ve tedavi edilmesi gerekir.

O halde buyurunuz, birlikte okuyalım.

03.06.2025 tarihinde Yeni Şafak gazetesinde Sayın İsmail Kılıçarslan imzasıyla yayımlanan ve Kütahya Dumlupınar Üniversitesinde düzenlenen DPÜFEST'25 Kariyer ve Gençlik Festivali ve Sayın Rektörümüz Prof. Dr. Süleyman Kızıltoprak hakkında bazı önyargılı ve gerçek dışı değerlendirmeleri içeren yazı üzerine, kamuoyunu doğru bilgilendirme ihtiyacı doğmuştur.

Üniversitemizde yaklaşık 7000'i uluslararası olmak üzere 50.000 öğrencimiz bulunmakta olup rektörlüğümüz 74 ülkeden 81 vilayetten gelen tüm öğrencilerimize eşit mesafede durmaktadır. Bununla beraber Üniversitemiz kamu tüzel kişiliği ile temsilcisi olan Sayın Rektörümüzün kişiliğini hedef alan önyargılı ve gerçeklikten uzak ithamlara konu olan metinde yazdığı üzere çekilen herhangi bir fotoğraf ya da görsel bulunmamaktadır.

Yazıda iddia edildiği gibi Gazze'de yaşanan insanlık dramına ilişkin bir standın açılmasına dair üniversitemiz rektörlüğüne iletilmiş herhangi bir yazılı ve sözlü başvuruda bulunulmamıştır. Sadece Sağlık, Kültür ve Spor Daire başkanıyla gerçekleştirilen sözlü görüşmede etkinliğin tarihi planlanmış ve planlanan vakitte etkinlik gerçekleştirilmiştir. Öte yandan Üniversitemizin bu konuda duyarlılığını yansıtan birçok etkinlik ve çalışma kamuoyunca bilinmektedir. İçerisinde bulunduğumuz haftada dahi üniversitemizde düzenlenen bir etkinlik kapsamında, Gazze'deki yaralılardan bazıları konuk edilmiş ve bu kapsamda toplumsal duyarlılığı artırmayı amaçlayan bir konferans gerçekleştirilmiştir.