Gazze değil Los Angeles

Bir muhabirin alev alev yanan ve bir türlü söndürülemeyen yangının yol açtığı duruma bakıp samimiyetle "burası üçüncü dünya ülkesi gibi" dediği yerden başlayayım.

Batılıların zihinlerinde "biz çok gelişmişiz, diğerleri az gelişmiş" düşüncesi öyle yerleşik hale gelmiş durumdadır ki kendi ülkelerinde herhangi bir olumsuzluk gördüklerinde bunu ancak "burası üçüncü dünya ülkesi gibi" diyerek atlatabilirler. Üçüncü dünyanın üçüncü dünya haline bizatihi kendi elleriyle getirildiği bilgisini ise sürekli olarak saklarlar bizden. Ama artık saklanamayan bir gerçek var orta yerde. "Gelişmiş batı" masalının sonu görünüyor. Hem teknolojik demokratikleşmeler, hem ekonomik değişimler, hem de sosyolojik kırılmalar "gelişmiş batı ve diğer az gelişmişler" düzlemini yerle bir ediyor.

Ben yazımı kaleme alırken Los Angeles'taki yangın hala kontrol altına alınabilmiş değildi. Yangın 5 bölgede olanca gücüyle sürüyordu. Holywood'un çok çeşitli filmlerle kahramanlaştırdığı, "adamlar bambaşka leveldalar abi" diyerek hayranlık bildirilen itfaiyecilerin de, ABD itfaiye teşkilatının da kağıttan kaplan olduğunu gördük. Dahası, "süper, hiper, devasa güç" denilen Amerika'nın kendi vatandaşına reva gördüğü muamele ile Biden'ın saçma sapan açıklamalarını da gördük.

Göreve başlar başlamaz bir "Dördüncü Dünya Savaşı" başlatmaya hazırlanıyormuş gibi duran dengesiz Trump'ın ABD'yi yeniden toparlayabileceğini de pek düşünmüyorum açıkçası.

Bu, burada bir dursun.

Esasen Amerika'nın, Rusya'nın, İsrail'in, hatta Çin'in (haşa) "Allah'tan bile büyük" olduğunu düşünen iki tür vardır ülkemizde. Şaşkın seküler türü ile "gücümüz yetmez abi, bunu biz başarmamışızdır" diyen Müslüman türü.

Şaşkın seküler türünü bir şekilde ikna edebiliriz bence ama "Amerika da, İsrail de (haşa) Allah'tan büyüktür" diyen ve Allah'a secde etmeye devam eden gerzek Müslüman türünü tedavi etmenin bilinen bir yolu yok.

Halbuki bir adım geriye çekilip baktıklarında Afganistan'da 30 yıl savaşan iki emperyalist gücün ülkeden defolup gittiğini de görecekler, Suriye devriminin oluşan derin boşlukta organik olarak gerçekleştiğini de görecekler, Libya'da bazı Libyalıların ve Türkiye'nin neyi başardığını da görecekler.

Bu Müslüman türü, Müslümanların başardığı herhangi bir şeyi asla tek başlarına başaramayacaklarını düşünen bir ezikler topluluğudur, başkası değil. Bir tek Air France uçağından askeri korumalarla inip devrim yapan Humeyni'nin devrimini organik sayarlar. Yanlarında Humeyni'nin bu devrim için batıdan yardım aldığını ihsas bile edemezsiniz. Onun dışındaki her şey mutlaka emperyalistlerin oyunudur bu gerzeklere göre. Karabağ, Rusya izin verdi diye fethedilmiştir. Libya'da Türkiye emperyalistler izin veriyor diye vardır. Suriye devrimini zaten ve kesinlikle İsrail planlamıştır. Mursi'nin seçilmesi Amerikalıların oyunudur. Türkiye'nin Afrika'daki varlığı Çin'in izin vermesiyle olmuştur.

Güya gelişmiş batının güya geri kalmış üçüncü dünya ülkelerinde yaydıkları mitolojik güç vehminin satın alıcıları ne yazık ki bizim gerzek Müslümanlarla şaşkın sekülerlerdir.