1.İsrail isimli terör organizasyonuyla kim savaşırsa savaşsın, kim ona bir zarar verirse versin fark etmez. Yerim İsrail'in karşısı, yanım İsrail ile çatışanın yanıdır. Bu, tartışmaya kapalıdır. 2. İran, İsrail ile savaşırken yanım sadece bu ilk maddeden hareketle İran'ın yanı değildir. İran'ı destekliyor olmamın iki net gerekçesi daha vardır. Bunlardan ilki İran halkı ile dayanışma ihtiyacı içerisinde olmamdır. İkincisi ise komşumuz İran'ın bir "failed state" olması, şu aşamada düşmesi, yenilmesi, başarısızlığa uğraması, Türkiye açısından çok büyük tehditler ve tehlikeler barındırmaktadır. 3. İran'ın İsrail'i vurma gerekçesi Gazze değildir. Bu gerekçeyi "Gazze" olarak lanse edenlerin niyetlerinin farkındayızdır. İsrail tarafından kılcallarına kadar girilip en önemli isimleri öldürülen, en kritik noktaları vurulan İran'ın İsrail'e cevap vermemesi durumunda olacakları dünyanın hiçbir rejimi göze almaz. İran rejimi İsrail'e kendi sürdürülebilirliği bakımından vurmaktadır. Bu saldırıların Gazze halkına, Filistinlilere yaraması ise aşırı memnun olduğumuz bir yan etkidir. Siyonistlerin öldüğünü, yaralandığını, ağladığını, çaresizlik içerisinde kıvrandığını görmenin keyfine paha biçilemez. 4. İran, özellikle pazar akşamı gerçekleştirdiği saldırılarla İsrail'in "yenilmezlik miti"ni ikinci kez çöpe yollamıştır. Daha önce 7 Ekim'de Hamas'ın aslanları "askeri bakımdan sarsılmaz" olarak kabul edilen İsrail'e bir günde hayatının şokunu yaşatmıştı. 2 yıldır da günde ortalama bir Merkava tankını patlatarak, birkaç Siyonist geberterek elinden geleni yapıyor Hamas. Kara ordusunun berbat olduğu gerçeğinin kanıksandığı İsrail'in, meşhur demir kubbesinin de delinebileceğini görmüş olmak heyecan vericidir. Allah'ın vaadi haktır. İsrail'in cehennemin dibini boylamasına az kalmıştır. 5. İsrail'in yenilmezlik mitinin ortadan kalkması her bakımdan çok ama çok önemlidir. Bence bu saatten sonra ABD'si, İngiltere'si, Fransa'sı falan bir araya gelip İran'a topyekûn bir savaş açsa bile İsrail artık "kendi evinde vurulabilen bir ülke" olarak anılacaktır. 6. Bir diğer önemli sonuç ise Siyonist alçakların "İran sivilleri öldürüyor" propagandası yapmalarına rağmen halklar nezdinde dünya kamuoyunun bu propagandayı satın almakla hiç ilgilenmemesidir. İsrail'de "sivil" olmadığını herkes fark etmiş durumda artık. Bu da çok önemli bir barajın aşılması manasına geliyor. 7. İran'ın İsrail'i vurmasının Gazze gündemini değiştirmeye yönelik olduğu tespitleri isabetsizdir. İnsanlar Gazze'yi gündemlerinden çıkarmaya niyetli değildir. Savaş sürüp giderken savaşın magazinini takip etmek anlaşılır bir durumdur ancak İran'ın İsrail'i (en azından bu sefer) Gazze'yi unutturmak için vurduğunu savunmak doğru değildir. 8. İsrail'in İran'daki istihbarat gücünün Türkiye'deki insanlara öğretmesi gereken çok önemli bir husus vardır. İsrail'in sürdüğü tarlalarla mücadele memleket açısından hayati önem taşımaktadır. İsrail'in er ya da geç Türkiye ile karşı karşıya geleceği gerçeğini bir an olsun unutmadan İsrail istihbaratı ile ölümüne mücadele şarttır. Bu mücadeleyi İsrail'in istihbarat ağına yönelik olarak sürdürmek kadar önemli bir başka mücadele biçimi de İsrail'in etki ajanlarıyla savaşmaktır.
Bütün fırsatların yamacında
14-09-2025 
Başka (S)umudumuz kaldı mı
13-09-2025 
"Hiç sevmiyorlar Gazze'yi"
09-09-2025 
Hakikatin sırrı, sırrın hakikati
07-09-2025 
Aptal yeni dünyanın yeni terörü: Teşhir
06-09-2025 
Katil aynı, intikam belli
14-01-2024 
Sizce de öyle değil mi
08-03-2025 
"Sevda bilmeyene hayal, düş gelir"
11-02-2024 
İngiliz Yahudi medeniyetinin ölümü kimin eliyle olacak
27-07-2024 
Türkiye'nin Epstein'ı kim
13-01-2024 