Münafık

Bismillahirrahmanirrahim

Âlemlerin Rabbi, Rahman ve Rahim olan Allah'a hamt, Peygamberimize, âline ve sahabelerine salât ve selam ederiz.

Müslümanlar ve müminler, Müslümanlıklarını, kardeşliklerini, istikametlerini, itikadi, siyasi, ahlaki ve iktisadi duruşlarını muhafaza için, Kur'an'da vasıf ve davranışları zikredilip tanıtılan grupları tanımaları gerekir. Bunlar, kâfirler, müşrikler, münafıklar, fasık ve facirlerdir. Kur'an; insanları mümin, kâfir ve münafık olmak üzere üç grupta toplar. Bakara Sûresi'nin ilk beş ayeti müminlerden ve özelliklerinden bahsederken, sonraki iki ayet, kâfirlerden, ondan sonraki 13 ayet de münafıklardan ve onların özelliklerinden bahsetmektedir. Küfür, bütün inkâr çeşitlerini içine alan ve nifaka göre daha şümullü olan bir kavramdır. Nifak ise genel anlamdaki bu küfrün en bayağı ve en iğrenç şubelerinden birisidir. Her münafık, aynı zamanda kâfirdir; fakat her kâfir, münafık değildir. Kâfirlerde bulunmadığı halde sırf münafıklara has bazı çirkin vasıflar vardır. Bunlar: Münafık, casus gibi kendini gizleyerek Müslüman ve diğer toplumlara karışıp onları aldatmak ister. Kâfir ise her haliyle bellidir. Kâfir, küfründe mert; münafık ise namert, kaypak ve kalleştir. Kâfir, menfaati için imanı konusunda yalana tenezzül etmez. Yani menfaat uğruna küfründen taviz vermez. Münafık ise inanmış gözükerek inkârına bir de istihza karıştırır ki, böylece küfrü katmerleşmiş olur. Kur'an; münafıkların vasıflarını detaylı bir şekilde zikrederek müminlere, onlardan şiddetle sakınmalarını ve tedbirli olmalarını öğütler. Münafıklar; Müslümanlar için çetin ve tehlikeli bir düşmandır. Bu düşmanlıkları sebebiyle azapları da ona göre olacaktır. Nisa 145: "Şüphesiz ki, münafıklar cehennem ateşinin en alt atılacaklardır. Sen onlara yardım edici birini bulamayacaksın." Bu bakımdan münafıklık, çok tehlikeli bir tercihtir. Bunun için münafıkların ıslahı, kâfirlerin ıslahından daha zordur. Çünkü münafık, hasta olduğu halde doktorun önünde hastalığını gizleyen kimse gibidir. Münafıklar; "Biz Allah'a ve ahiret gününe iman ettik" derler ama gerçekte iman etmiş değillerdir.

NİFAK ÖZELLİKLERİ

Kur'an bizlere münafık karakteri şöyle tanıtır. 1. Allah'ı ve müminleri aldatmaya çalışırlar: Bakara 9: "Aslında onlar, Allah'ı ve iman edenleri aldatmaya çalışıyorlar. Hâlbuki yalnızca kendilerini ve birbirlerini aldatıyorlar. Bunun farkında değiller." 2. Kalplerinde hastalık vardır: Bakara 10: "Onların kalplerinde gizli inkâr hastalığı vardır. Allah hastalıklarını daha da artırmıştır. Yalan söylediklerinden dolayı onları acıklı bir azap beklemektedir." Bu hastalıkları sebebiyle onlar, sadece batıla hizmet ederler. 3. Fesatçıdırlar: Bakara 11-12: "Onlara: 'Yeryüzünde, ülkede nifak çıkararak, kâfirlerle iş birliği yaparak, müminleri bölerek fesat çıkarmayın, bozgunculuk yapmayın' denildiği zaman; 'biz düzen sağlayıcılarız, ıslah edicileriz, barış taraftarıyız, din ve dünya işlerini, sosyal ilişkileri düzgün yaşayanlarız" derler. İyi bilinmelidir ki, asıl bozguncular onlardır ama bunun bilincinde değillerdir." Münafıkların en bariz özelliği fesatçı olmalarıdır. Yaptıkları fesat; kötülükleri emretmeleri, iyiliklere engel olmalarıdır. Toprağı ve ürünü, kadını ve insan neslini bozarlar. Adil Düzen yerine, faizci kapitalist düzeni yürütürler. 4. Müslümanları küçümserler: Bakara 13: "Onlara "Müslümanların inandığı gibi inanın" denildiğinde "Şu beyinsizlerin inandığı gibi mi" diye cevap verirler. Bak hele! Onlar, asıl onlar akılsız, dar görüşlü beyinsizlerdir ama bunu bilmezler." Bu onların büyük bir kibre sahip olduklarını gösterir. 5. Müslümanları alaya alırlar: Bakara 14-15: "İman etmiş olanlarla bir araya geldiklerinde, 'Biz de iman ettik' derler. Ama kendi şeytanlarıyla, stratejik ortaklarıyla baş başa kaldıklarında, 'Biz sizinle birlikteyiz; sadece onlarla alay ediyoruz' derler. Asıl, Allah onlarla alay etmekte ve taşkınlıkta ileri gitmeleri konusunda kendilerine fırsat vermektedir." Bu münafıkların ikiyüzlü karakterlerinin sonucudur. Münafıklar, hidayete karşılık sapıklığı satın almışlardır. Ancak yaptıkları alışveriş bir kazanç sağlamamış, kendileri de doğru yolu bulamamışlardır.