17 EKİM 2010

Bismillahirrahmanirrahim

Âlemlerin Rabbi, Rahman ve Rahim olan Allah'a hamt, Peygamberimize, âline ve sahabelerine salât ve selam ederiz.

Erbakan Hocamızın vefatından 4 ay 10 gün önce, yani 17 Ekim 2010 tarihinde yapılan olağanüstü kongrede Saadet Partisi genel başkan adayı olarak yaptığı konuşmayı özetlemek, milletimiz ve Millî Görüşçüler için faydalı olacaktır. Tek çare Millî Görüş'tür. Millî Görüşçülerin temel görevi hakkı tebliğ etmektir. Komünizm ve kapitalizm, zulüm getirir. Adil Düzen, tek saadet düzenidir. Uydu değil lider ülke, milli güçlü, süratli, yaygın kalkınma, Millî Görüş'ün işidir. Muhteşem eserler, Millî Görüş'ün Saadet Partisi'nin iktidarında yapılır. Önce ahlak ve maneviyat olmadan olmaz. Erbakan Hocamız, konuşmasına; "Hepinizi büyük kahramanlar olarak, sağlam insanlar olarak saygıyla selamlıyorum" diye başlar ve "Kim Millî Görüş'ü bilmek istiyorsa bu salona baksın. İşte Millî Görüş burada" der.

KONYA'DAN

Erbakan Hocamız Millî Görüş hareketinin nasıl başladığını şöyle anlatır: "Millî Görüş mücadelesi TOBB mücadelesiyle birlikte 1969da başladı. Anadolu kalkınmasını desteklemek için karar alınca, o zamanki başbakan tarafından engellendik ve bunun üzerine siyasi mücadeleyi Konya'dan başlattık. Bu çalışmalardan rahatsız olan Demirel, Konya'da yaptığı bir mitingde; "Erbakan benim sınıf arkadaşımdır. Kendisini şahsen severim. Ancak şu çalışması ile Konya'ya gelip sizi aldatıyor. Maneviyata hizmet edeceğim diyor, camileriniz açık değil mi, açık. Namaz kılıyorsunuz, mevlit okutuyorsunuz, karışıyor muyuz Dini ibadetlerin hepsi serbest. Yapılacak bir şey varsa biz yaparız, kendisine lüzum yoktur. Daha ne istiyorsunuz" der. Erbakan Hocamız, Demirel'in mitinginden sonra yaptığı mitingde ona şu cevabı verir. "Avcılar, tüyleri renkli kuş avladıkları zaman bunu toprağa gömmek istemez. İçini boşaltıp, içine saman doldurup misafir odasına koyarlar. Dediği doğrudur. Benim sınıf arkadaşım, şahsen dostum hatta sıra arkadaşımdır. Ancak her zamanki mübalağaları buraya gelip yine yapmış. Bugün gelip yaptığı oyun, size şu kuşu gösterdi, bu kuşu gagası, gözü kanadı yok mu diyor. Var. Daha ne istiyorsunuz diyor Biz de diyoruz ki, biz bu kuşun canlısını istiyoruz, canlısını. 41 sene önce söylenen bu sözün kıymeti, bugün daha da artmıştır. Çünkü ırkçı emperyalizm, ben dünyaya hâkim olacağım ve herkes benim kölem olacak. Önümüzde dokuz ay sonra seçim var. İşi de, AKP'yi maneviyata hizmet eden parti gibi göstermek. Bunu temin etmek için elinden geleni yapıyor. Bunun için milletimize AKP ve Saadet Partisi arasındaki farkı anlamak en önemli görevimiz. Çünkü saman dolu kuş başkadır, canlı kuş başkadır. Önümüzdeki dokuz ay boyunca bunu anlatacağız" Ölü kuştan kasıt; muhafazakâr demokratlık, canlı kuştan kasıt ise Millî Görüş, Adil Düzen ve şuurlu Müslümanlıktır.

MENDERES, ÖZAL, TAYYİP

Irkçı emperyalizmin İnönü'nün yaptığı tahribat karşısında biraz daha maneviyata yakın Menderes ve Bayar'ı getirdiğini vurgulayan Erbakan Hocamız, arkasından Kur'an-ı Kerim okumadan işe başlamadığını söylenen Demirel'i, sonra da kullanılıp işi bitince de 'bizim adayımız' dediği rahmetli Özal'ı getirdiğini ifade eder. Yönetime getirilen isimlerin gittikçe Müslümanlığı fazla isimler olduğuna dikkat çeken Erbakan Hocamız, "Ama bu tarihi, oyun artık yürümeyecek. Siyonizm bize demokratur oynuyor AKP'nin maneviyata yönelik yaptığı icraatların arkasında demokratur oyunu vardır. Efendim hanımı mestureli, ne güzel tebrik ederiz. Kendisi imam hatip lisesi mezunu, tebrik ederiz. Müslüman ülkelerle iyi münasebetler kuruyor. Suriyeile vizeleri kaldırdı. Niye Gel beraber Gazze'ye ambargoyu kaldıralım diye mi Hayır ABD istediği için. Görüyorsunuz maneviyata hizmet ediyor. AKP'ye oy verin CHP gelmesin diyorlar. Ama atık bu oyun yürümeyecek. Bunu milletimize anlatacağız. Arkadaşlar, aldanmayın, bu kuşun canlısını isteyin, canlısı Saadet Partisi'dir. Saman dolu kuşla kimi kandırıyorsun, biz bu kuşun canlısını istiyoruz." 2025 yılına geldiğimizde bu konuşma şimdi daha başka bir önem kazanıyor.