Geçtiğimiz hafta, uzun zamandır siyasal ve ekonomik belirsizlik, biri biterken öteki başlayan savaşlar ve giderek şiddetini artıran emek sömürüsü karşısında umutsuzluğa kapılan dünya halkları, uzun zamandır egemen güçler tarafından özellikle unutturulan bir sözcüğü yeniden anımsadı: "Sosyalizm!"
Sevgili okurlarım, biz de epey zamandır bu sözcüğü unutmuştuk. Daha doğrusu reel sosyalizmin yıkılmasında etkin rol oynayan emperyalist devletler, İkinci Dünya Savaşı'nda 21 milyon insanını yitiren Sovyetler Birliği'nin parçalanmasından sonra kapitalizmin zaferini ilan ettiler ve türlü politik ve kültürel oyunlarla pek çok ülkeyi dize getirdiler ve dünyada inanılmaz bir umutsuzluk dönemi başladı. İşte bugünlerde vahşi kapitalizmin başülkesi, Amerika'nın insanların en çok yaşamak istedikleri kenti New York'ta bir belediye seçimi yapıldı. Seçimde Amerikan Başkanı Trump ve Amerikan sermayesinin gücünü kullanan Cumhuriyetçilerin adayı New York valisi yenildi. Ve en yakın rakibini yüzde on farkla geçen Zohran Mamdani belediye başkanı seçildi. Ve onu seçenlere seçim propagandası sırasında sıklıkla yinelediği gibi şöyle seslendi: "Göçmen asıllıyım, Müslümanım ve sosyalistim bunlar için kimseden özür dilemiyorum!"
Afrika kökenli, annesi "Monsoon Wedding" ve "Mississippi Masala" adlı ödüllü filmleriyle tanınan Hintli film yönetmeni Mira Nair, babası Mahmood Mamdani ise Columbia Üniversitesi'nde antropoloji profesörü. 34 yaşındaki genç Mamdani lisede okurken bana göre Hintli annesini sevindirmek için bir kriket takımı kurdu. Herkes bilir, İngilizlerin Hindistan'da yaptığı tek olumlu iş, Hint halkına kriket oynamayı öğretmiş olmalarıdır. Üniversitede Afrika alanında çalıştı, pek çok yerel dil öğrendi. Ayrıca okulda "Filistin İçin Adalet" öğrenci grubunu kurdu Üniversiteden sonra ev tahliyelerini önlemeye çalışan bir grupta danışman oldu ve bu alandaki çalışmaları siyasete atılmasında önemli bir rol oynadı. Ayrıca bir rapçiydi ve ilk milletvekili kampanyasında kendini hiç yüksünmeden "B sınıfı bir rapçi" olarak tanıttı. Ve artık dünyayı silkeleyen bir belediye başkanı!
New York'ta hem Afrika kökenli hem Müslüman hem de sosyalist bir aday nasıl oldu da seçildi Öncelikle Zohran Mamdani kendini en samimi bir biçimde ortaya koydu. Sosyalizmin unutulduğu, tüm Müslümanların terörist ilan edildiği bir dünyada bu şaşırtıcı ve çok cesur bir davranış biçimiydi. İkincisi klasik Amerikan seçimlerinde zenginlerin bağış yaptığı bir aday değildi. New York gençlerinin kimi zaman sokaklarda müzik yaparak, kimi zaman ev ev gezerek elde ettikleri bağışlarla kampanyasını yürüttü. Ekibi sosyal medyayı çok iyi kullanan kişilerden oluşmuştu, Mamdani TikTok'ta bildiği Afrika lehçelerini kullanarak özellikle Trump'ın hiç sevmediği göçmenlerle konuştu. Seçim kampanyasına devam ettiği yılbaşında denize girerek "kiraları donduracağını" açıkladı. "Bu projenizi neden denize girerek açıkladınız" diye soran gazetecilere, "Sözlerim okyanus dalgalarıyla başka ülkelerde de kira sorunu yaşayan insanlara ulaşsın istedim, barınma evrensel bir insan hakkıdır!" diye yanıt verdi. 2020 yılında kendi seçim bölgesinde uzun süredir görev yapan bir demokratı yenerek New York eyalet meclisine seçilmişti. Hemen dikkat çeken başarısı bazı otobüs hatlarını ücretsiz hale getiren bir pilot projeydi. Şimdi vaatleri arasında New York'ta ücretsiz taşıma var.

3