Siyaset Çarşısı

Siyasette çarşı karıştı diyebiliriz.Cumhurbaşkanlığı adaylığında çok ısrarlı olan Kemal Kılıçdaroğlu'nun yaklaşık son bir ayda yaptığı çıkışlar kendisini epey yıprattı.Durup dururken ve gerek 6'lı masanın gerekse partisinin yetkili organlarına hiç danışmadan yaptığı türban çıkışı, CHP'lilere bu çerçevede imzalattığı yasa önerisinin yarattığı dalgalanma giderek köpürüyor. AKP'nin konuyu anayasa değişikliği ve referanduma, hatta HDP ile dirsek temasına kadar götürerek kendi çıkarına kullanması, Kılıçdaroğlu'nun çıkışının zamansız ve sonuçlarının hesaplamadan yapıldığı sorgulamasına neden oldu.Dahası; amaç, hedef, programlama ve duyurma açısından çok acemice gerçekleştirilen yurtdışı gezileri de Kılıçdaroğlu'nun ileriye dönük yaratmak istediği görüntüye, beklendiği gibi yarar değil, zarar getirdi.Kılıçdaroğlu'nun adaylıktaki ısrarlı tutumunun yarattığı ortam, büyük ölçüde tek başına izlediği ya da onayladığı rota ve birlikte çalışmayı seçtiği yakın siyasetçiler ile danışmanların yönlendirmesi sonucu gelinen nokta aşağı yukarı şöyle biçimlendi:Aslı Baykal'ın istifası ile CHP içinde giderek genişleme eğilimi gösteren bir muhalefet hareketlenmesi başladı. 6'lı masanın DEVA, Gelecek Partisi ve Saadet Partisi gibi küçük unsurlarını sorgulayan, doğrudan Kemal Kılıçdaroğlu'nun liderliğine ve yönetim anlayışına yönelen bu parti içi muhalefetin önümüzdeki seçimlerdeki cumhurbaşkanlığı adaylığına ilişkin etkisinin ne olacağı önümüzdeki günlerdeki gelişmelere bağlı olacaktır. Kılıçdaroğlu'nun son tutumları, 6'lı masanın güçlü paydaşı İYİ Parti'de de yankılandı. Kamuoyuna sızan bilgiler, İYİ Parti yönetiminde de CHP içindeki muhalefetin duyduğu kaygılara koşut Kılıçdaroğlu'nun adaylığına yönelik sorgulayıcı tavırların geliştiğini gösteriyor.Atalarımız, "Ne doğrarsan aşına, o çıkar kaşığına" demişler.CHP'nin yolunu şaşmadan dağı