Kokuşmuş enkazın imar planı

Önce çok önemli bir gerçeği açıkça ifade etmeliyim. Yüz yılı doldurmak üzere olan enkaz harabeleri arasından benliğini aslına münasip gösterip şahlanacak potansiyelimiz vardır. Bu şahlanacak potansiyel gücümüz, başı gövdesinden alınmış milletimizdir. Buna rağmen o başı, toparlayıp gövdeye kazandıracak mekanizma da milletin kendisidir. Milletimize sıkıntı çektirmek ve çaresiz bırakmak için her türlü desteği vererek terörü besleyen ve körükleyen dâhilî ve hârici şer güçlere karşı cephedeki kahramanlarımız dostuna güven veriyor. Düşman blokları da kara kara düşündürüyorlar. Müslüman milletin dünyalardan da değerli manevi zenginliklerini yıktırıp harbeye çevirttiren Siyonist ve haçlı haramiler âdeta kuduruyorlar. Milletin bağrından çıkıp dünyanın çarklarına ayar veren bir yönetim karşısında dâhilî ve hârici şer güçler ruh hastalığına müptela oldular, çırpınıyorlar. Asırlarca mağdur ve mazlum Afrika halklarının birçoğunu köle, bütün maddî değerlerini müsadere ile talan eden bu zihniyet sahiplerinin sâbıkaları saymakla bitmez. Bize yaptıklarının hiçbir açıklamasını yapamazlar. Onlar bize yaptıklarının ötesinde, "aleyhimizde kalplerinde gizledikleri düşmanlık daha büyüktür." Derin derdimiz, unutulmaz acı ve kederlerimiz vardır. Şanlı tarihimizi ve soylu geçmişimizi unutturmak için her değerimizden önce bin yıllık yazımızı yasaklattılar. Yalnız İstanbul'da dört yüz elli camimizi silme yıktılar, nice değerlerimizi talan ettiler. En sonunda ailemizi tarumar ederek kadınımızı kokuşturdular. Kokuşmuş enkazın kaldırılmasının ilk ve önemli tek şartı, Müslümanların Kur'an gibi büyük Kitabın ilkelerine dönmeleridir. Bu şart ile beraber iç içe Azîz ve Kadîri mutlak Allah'a yeniden iman edip güven tazelemeli ve O'nun yolunu tıkayan her engeli aşmalıdırlar. Bunun için özellikle Hac suresi 78. Ayeti esas ilkelerden biri olarak alıp ve hedefi ona göre belirleyip ümmet şuuruyla harekete geçmeleri gereklidir. Bunun için elbette Kur'an'ın