Milletçe, hatta ümmetçe sorumluyuz
İlhan Oral
"Ey Resûlüm Biz, senin üzerine, ağır söz yükleyeceğiz." Bu beyan Müzzemmil suresinin beşinci ayetidir. Bu, "Ben Müslümanım" diyeni açıkça ilgilendirmektedir.
Özellikle burada İslam adına konuşan, yazan ve herhangi bir faaliyet yapan herkesin yüzleşmesi gereken hayatî gerçekler vardır. Biz kendimizi sorgulamak zorundayız; "Ben İslam dâhilinde miyim yoksa İslam dâhilinin dışında mıyım"
İslam dâhili olmanın temelde iki olmazsa olmazı vardır. Bu iki olmazsa olmazın birincisi, tek Hâlik ve gerçek hükümran Allah'tır. "Hâlis DİN yalnız Allah'ındır." Bu da içinde mezhepçilik, tarikatçılık, kavmiyetçilik, bölgecilik, bireycilik gibi katkı maddeler bulunmayan Kur'an sistemidir. İslam adına Kur'an dışı ne varsa, uyumsuz, verimsiz, olumsuz birer hurdalık montajlardır. Haliyle de her ürün de ârızalıdır.
İkinci olmazsa olmaz da o "Hâlis DİNİ" kendine vahyedildiği gibi uygulayarak yaşayan kul ve Resûl Hazreti Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemdir. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem; "benim vârislerim ümmetimin âlimleridir" buyurmaktadır Onlar seçkin ve dürüst kahramanlardır. Bunun dışında ne kadar uygulama varsa hepsi, İslam'ı gölgeleyen ârızalı zihniyet ürünüdür. Bu tür zihniyetlerden kaynaklanan ârızalar da bütün Müslümanları, bugünkü zillet ve köleliğe sürükleyip yaşatmaktadır.
Bunca pürüz ve ârızadan arınarak ilâhî beyana mutlak manada bağlanılması gereken de o seçkin ve dürüst kahramanların önderliğinde ümmetin bütünüdür. Ümmetin bütünlüğünün yegâne ideali de Allah'ın, Resûlüne talimatındaki temel umdedir. Bu umde de; "O âlemlerin Rabbi Allah'ın ortağı yoktur. Ben bununla emrolundum. Ben Müslümanların ilkiyim, öncüsüyüm." (En'am:6163)
"O âlemlerin Rabbi Allah'ın ortağı yoktur." Akıllı insanın bu ilâhî beyandan kaçış mercii yoktur. Çünkü bu beyan, kâinatta büyük ve küçük adına var olan her şeyi ilgilendirip bağlamaktadır. Hiçbir şey bunun dışında kalmaz. Akıllı insan ve hele hele İslam'ı savunan insan için bu beyan, en yüksek şiddetteki depremden daha çok ağırdır.
Çünkü beşeri yorumlar ile DİN ihdas edenler, "âlemlerin Rabbi Allah'ın ortağı olmadığı" inanç ve anlayışlarını kaybederler. Sonra hiçbir uyarıyı ciddiye almazlar. Bundan sonra da her biri, ilimden, tevhid itikadından, irfandan, bütünü ile Kur'an ikliminden uzaklaşırlar. Ortağı olmayan Allah'ın" dinini anlatırken Kur'an'ı aksesuar olarak kullanırlar. Artık bunlar şuursuzca Allah'ı devre dışı bırakmış olurlar.