İslam Birliğinin azameti (6)

Bugün biz, düşünen, konuşan, yazan, yorum yapan ve yaşayan müslümanlar belirsiz çıkmazlara dalmış durumdayız. Hedefimiz karmaşık, halimiz darmadağınıktır.

İslam Birliğini perçinleyen muazzam emirlere karşın sosyal medya sitelerinde müslümanlar, "a'dan z'ye kadar isimlerle teşkilat kuruyorlar. Bu kadar isimlerle kurulan teşkilatların birbirleri ile pek bağlantıları yoktur. Her biri, kendi nezdinde olan bilgilerle hizmet verdiği kanaatindedir. Alîm Allah bunları gerçekten uyarmaktadır

Özellikle bu manada hiçbir kavram "İslam" kelimesinin ihtiva ettiği manada değildir. Bunu Rabbimiz açıkça beyan edip her tür kaçağı önlemektedir; Kim İslam'dan başka bir din ararsa, o istediği din asla kendisinden kabul olunmaz ve ahirette de o ebedî hüsrana uğrayanlardandır. (Ali İmran:385) Bu manayı Rabbimiz bakın nasıl açıklıyor. Allah katında din, ancak İslam'dır. Kitap verilenler kendilerine ilim geldikten sonra aralarındaki aşırı azgınlık yüzünden ihtilafa düştüler. Kim Allah'ın ayetlerini inkâr ederse Allah'ın hesabı çok hızlıdır. (Ali İmran:385) Rabbimiz devam ediyor; İşte sizin şu ümmetiniz tek bir ümmettir. Ben de sizin Rabbinizim. Benden ittika edin. Onlar dinlerini aralarında ayrıştırdılar parçalara bölündüler. Her bölük kendi kabulleri ile böbürlenmektedir. (Muminûn:2352,53)

Ey Resulüm sen yüzünü dine doğrult, Allah'ın dinine ki, insanları o fıtrat üzere yaratmıştır. Allah'ın yarattığı bu dini değiştirmeye kimsenin gücü yetmez. İşte "kıvamında din" budur. Fakat insanların çoğu, bunu bilmez. Hepiniz Ona yaranın, Ondan ittika edin, namazı kılın, müşriklerden olmayın. O müşriklerden ki, dinlerinde ihtilâfa düştüler, parça parça olup dağıldılar. Her parti kendi kabulleri ile böbürlenmektedir. (Rum:3030-32) Gelin bu ciddi uyarılar karşında dertlenelim.

Bu kadar ciddi uyarıların kime yapıldığını biraz düşünelim ve kendimizi samimiyetle sorgulayalım. Muzipçe "bana mı dedin" dercesine sıvışıp üstümüzden atmayalım. Bu uyanık hamlesi ile görev ve sorumluluktan kaçmayalım. Allah gafil değildir. Böyle bir oyuna izin vermez. Bir bakın Rabbimiz önümüzü nasıl kapatıyor! Bunun yerine sorumluluğumuz gereği muhakeme ve muhasebe yapmaya çalışalım.

Önce Rabbimizi dinleyelim; İnsanlar, "İman ettik" demeleriyle başıboş bırakılacaklarını ve kendilerinin imtihan edilmeyeceklerini mi zannediyorlar Doğrusu biz, onlardan evvelkileri de imtihan ettik. Böylece Allah, sadık olanları da bilecek, yalancı onları da elbette bilecek. Yoksa kötülükleri yapanlar, Bizden, bizi atlatarak kurtulacaklarını mı sandılar Hükümleri ne fena bir karardır! (Ankebud:292-4)