Büyük Davanın Kitabı Kur'an (3)

Büyük Davanın Kitabı Kur'an (3)

İlhan Oral

Bugün müslümanların Kur'an'a ters düşen hareketleri saymakla bitmeyecek kadar çoktur. Bunu telafi etmeleri her birinin devredilmez aslî görevidir ve farzdır.

Bu çok karmaşa bir olaydır ve müslümanlar için sefalettir. Çözüm için Büyük davanın Kitabına inanıp uygulamadan başka çare yoktur. İnanmayanların da felahı yoktur. Tefrika ve bireycilerin kalp kapıları buna kapalıdır. Zikirsiz, fikirsiz, ilimsiz, irfansız, şuursuz ve tebaasız hatta itaatsiz olanlara bu yol kapalıdır. Dahası tevhidi kabul etmeyenler "keennehum ceradunmünteşireh" hükmündedir ve fiyaskodur.

Buna karşı insanlarımız bir şeyler yapma mücadelesi vermektedir. Buna en net örneklerimizden biri on beş Temmuz ayaklanmasına tepkidir. Bu ayaklanmayı, topa tüfeğe rağmen göğüs gerebilen milletimizin azim ve iradesi ile 24 saatte bastırması harika bir gelişme olmuştur. Haftalarca millet kritik mekânlarda sabaha kadar nöbet tutarak kararlılık göstermesidir. Hassasiyetin böylesine rağmen, diğer tarafta nesillerimiz bütün değerlerinden sıyrılıp serseri meteor taşlar görünümündedirler.

Bu görünüm ciddi boyutlarıyla gelişerek artmaktadır. Gelişmeler artarak kokuşma sürecinde ilerliyor. Buna müdahale edecek kimseler kalmadı. Bugün Özellikle genç kızlarımız evlenmiyorlar. Ana ve babalarına şiddet gösterip baskı kuruyor. Tek başına bir daireye çıkıyor. Başına gelebilecek muhtemel belalar karşısında babalar külfete katlanıyorlar. Ayrı bir aile masrafını karşılama zorunda kalıyorlar. Kadınlar kocalarına hem şiddet gösteriyor hem evden uzaklaştırarak zulmediyor. Zulümle yetinmiyor. Kocasının evine dost getirerek ihanet ediyorlar. Bu ihaneti, gizli, güçlü ve sargın güçler yönetiyorlar. Nice insanı aldatıp sömürüyorlar.

LGBT fuhuş çetesi, kadın ve aile düşmanı feminist çeteleri, cahil kurtarıcı "acezeler" ve 6284 ile güya aileyi koruma kanunu gibi çırpınışların tamamı aileyi buharlaştırıyor. Aileyi ve nesilleri, kurtuluşu olmayan uçurumlara çöp döker gibi döküyorlar. Sonra dönüp aile enkazı üzerinde "gulu gulu dansı" yapmaktan çekinmiyorlar. Çılgınca bozgunculuklarını sürdürüyorlar. Şiddet gösteriyorlar.

Eğitimimizden beslenmemize, ilmimizden üretimimize, aile birliğimizden İslam birliğimize kadar her alanda el koyup göz açtırmamaya yoğunlaşmış haçlı ve siyonist çeteler, birlik halinde üzerimize çullanıyorlar. Bu amansız ve uğursuz fırtınalar, şerefsiz ve iğrenç saldırılar karşısında İslam dünyasının ne yaptığı bütün garabeti ile ortadır. Bu kadar zâlimâne plan ve uygulamalar karşısında müslümanlar ne yaparlar