MEHMED ZEKİ PAŞA

Kafkasya kökenli bir ailenin çocuğu olarak doğdu. 1860 yılında Mekteb-i Harbiye'ye girdi. 1878 yılında Ferik rütbesine terfi etti. Yıldız Sarayı Muhafız Alayı, Balkanlar ve Trablusgarp'ta önemli görevler üstlendi. Bu görevlerinde Sultan II. Abdülhamid'in takdirini kazandı. 1887 yılında Sultan II. Abdülhamid tarafından Müşir rütbesine terfi ettirilerek merkezi Erzincan'da bulunan 4. Ordu Komutanlığı'na atandı. 1890 yılından itibaren de hem 4. Ordu komutanı, hem de Hamidiye Hafif Süvari Alayları'nın kurucusu ve başkomutanı olarak görev yaptı. Ermeni isyanlarının bastırılmasında etkili rol üstlendi. II. Meşrutiyet'in ilanından sonra İttihatçılarla aynı siyasi düşünceleri paylaşmadığından komutanlık görevine devam etmek istemedi. Aslında II. Meşrutiyet'in ilanından önce de onun görevden alınmasını isteyen bazı etkili kişiler olduysa da padişah bu kişilerle aynı görüşte değildi ve paşanın hizmetlerinden memnundu. II. Meşrutiyetin ilanından sonra iş başına gelen İttihatçılarla çalışmayacağını düşünerek, iklim şartları, sağlık durumu ve ailevî bazı nedenleri ileri sürerek yerine başkasının atanmasını Harbiye Nezareti'nden talep etti. İsteğini uygun gören emrin 11 Ağustos 1908 tarihinde çıkması üzerine, yerine Abuk Ahmed Paşa'yı vekil olarak bıraktı ve 12 Ağustos 1908 tarihinde İstanbul'a hareket etti. Yerine 15 Ağustos 1908 tarihinde Erkân-ı Harbiye Müşîri Kölemen Abdullah Paşa atandı ve 11 Eylül 1908 tarihinde komutanlıktan azledildi. Azledildikten sonra, bir müddet açıkta bekledi ve 5 Mart 1911 tarihinde aylık 7.500 kuruş maaşla emekliye ayrıldı. Ahmed Muhtar Paşa'nın sadrazamlığı döneminde 25 Ağustos 1912 tarihinde Cemal Bey'in istifasıyla boşalan