Utandık mı

Utandık mı

İDRİS GÜNAYDIN

İnsan vardır; hakikati baştan kabul eder. Çünkü karşısındakini az çok tanır ve hükmünü verir. İnsan vardır; baştan inkar etse de zaman geçtikçe, iddiasının boş olduğunu anlayınca gerçeği yani yanlışını düzeltmesi gerektiğini itiraf eder.

İnsan vardır; Başında, ortasında inkar etse de artık belgeler apaçık ortaya döküldüğünde, kerhen de olsa kabul eder ki; başında hatalı davranmış. İnsan vardır; başında, ortasında, sonunda ne dersen inadından vaz geçmez. İnkar edecek mutlaka bir sebep bulur. Jüpitere götürsen "burası neden soğuk; beni sıcak yere götürün." der. Cennete götürsen; Cehennemi ister.

Her şeye itiraz etmek hayatının gayesi olmuştur.

Temel ile Dursun'un fıkrasında olduğu gibi.

İki kapı komşusu Temel ile Dursun, hayatları boyunca birbirlerinin aldığı kararlara, yaptığı işlere itiraz ediyor, o işi yapmamasını söylüyorlar. İkisi de ağır bir suçtan hapse girerler. Hâkim ikisinin de idamına karar verir. Temel'e son arzusunun ne olduğunu sorarlar; "annemi görmek istiyorum" der. Dursun'a son arzusunun ne olduğunu sorarlar; Temel'e şöyle bakar ve: "Temel annesini görmesin"der.

Ne diyelim şimdi

Adam Gazze'de ateşkesi şimdilik sağladı. Yarın Trump bir puştluk yapmazsa.

Suriye'de zalim ve hain Esad'ı devirdi.

Misak-ı Milli sınırlarının nasıl etap etap yeniden çizildiğini gösterdi.

Şara ile görüştü. Önce onu Arabistan'a gönderenin de Türkiye olduğuna dair rivayetler var.

Yıllar sonra Irak'la yapılan anlaşma gereği petrolün Yumurtalık'a akıtılma konusu karara bağlandı.

Doğalgazı buldu.

Petrolü buldu ve çıkarıyor. Hem de terörden köylerin boşaltıldığı, koyunların bile otlayamadığı Gabar Dağında.

Petrol ve doğalgaz arayan gemilerden kurulu bir filo oluşturdu.

Akdeniz'i bir Türk Gölü haline yeniden getirdi.

İran'a "haddini bil" dedi ve onu beklemeye aldı.

Rusya'ya, "dünyada bizden başka, düşman bellediğin kutuptan dostun yok" dedi.

İsrail'e yavaş yavaş "va'dedilmiştopraklar" idealini yeniden gözden geçirme ev ödevi verdi.

Yurt içinde yaptıklarının hepsini saymayayım ama Karamollaoğlu hüzünlü bir veda ile Kılıçdaroğlu hicranlı bir veda ile Akşener ağlamaklı bir veda ile gitti.

Ortada basket topu gibi elden ele dönen bir fırıldak kaldı. Bir de adam gibi adam Tayyip Erdoğan. Tüm zamanların adamı.

Eleştirenlere bakıyorum:

Oğlunun gemicikleri varmış

Sigara ve alkol kullanmayan bir adamın yirmi beş yıldır aldığı maaşla, evladına birkaç gemicik alması çok mu zor O piyasayı ben bilmem ama gemiciler bilir. Hangi firma gemisini satar, hangi firma iflasta Hangi mal nereden yüklenir, hangi mal nerede boşaltılır

Söyler misiniz bana; yirmi beş yıldır hangi çocuğu ne yüzsüzlük yapmış Hanımı nerede milleti dolandırmış veya gelin iken yaşadığı hayat tarzından ne kadar taviz vermiş

Öyle diyorsun ama çantası var; şu fiyata!

Yirmi beş yıldır ülkenin en gözde hatunu olan bir kadının beyinin, devletin belirlediği bordro üzerinden, en yüksek maaşı aldığı halde, hanımının çantası da senin diline düşüyorsa, bunu da o kadına normal görmüyorsan, sen, hakikaten çamursun. Kusura bakma.

Bana diyorlar ki; "