Üç Emine'nin hikayesi
İDRİS GÜNAYDIN
Birinci Emine, Hind kutsal kitaplarından Veda ve Puranalarda çölden "övülmüş" (Muhammed) adında bir bilgenin çıkacağı, "araba"sının semaya ulaşacağı (mi'rac) büyük zaferlerden birini 300 (Bedir Savaşı), birini de 10.000 kişiyle (Mekke'nin Fethi) kazanacağı bildirilmiştir.
Kalnki Puranada ise babasına Allah'ın kulu (Abdullah), annesine "güvenilir" (Amine) denileceği, bir kum diyarında dünyaya geleceği ve doğduğu şehrin kuzeyine sığınacağı (Medine'ye hicret) belirtilmiştir. (M:Hamidullah. S.375)
Görüldüğü gibi Allahımızın son elçisi Hz. Muhammed (a.s)'ın geleceğini haber veren birçok dini metin yanında Hind kutsal kitaplarından Puranalar'da da, doğacak çocuğun annesine "güvenilir" anlamına gelen "Amine" denmiştir. Birinci Amine güvenilir adıyla Hind Puranalarında yer alan Amine'dir.
İkinci Amine ise kainatın efendisi Hz. Muhammed (A.S)'ı doğuran o şerefli kadındır ki; nasıl birini doğurduğunu bilmediği halde, altı yıl çocuğuna annelik yapan ve insanlığın kaderini değiştiren kadındır.
Babası Vehb.b. Abdilmenaf Kureyş kabilesinin Beni Zühre koluna, annesi Berre binti Abdüluzza da aynı kabilenin Beni Abdiddar koluna mensuptur. (sanki iki yüz yıl önce yaşadılar. Yüz sene önce yaşayan birilerinin hâlâ çocukları atalarını arıyor)
Hz. Amine'nin, tarihçi İbni İshak'ın anlatımıyla yüksek bir mevkiye sahip bulunduğunu kaydeder. Genel kabule göre Kureyş Kabilesi o günün ve o civarın entelektüel kabilesidir. Asil insanlar da genelde asil ailelerde yetişir. Hz. Muhammed ki, daha peygamber olmazdan önce bile asil bir hayat yaşayan, fakir düştüğü hallerde bile fakirliğinde onurlu bir duruşu olduğunu sezdiren bir kul idi. Ayrıca Abdülmuttalip gibi bir reisin, oğlu Abdullah için Mekke'nin en sağlam duruşlu ve karakterli bir kızını isteyeceği muhakkaktır.
Amine'nin doğum tarihi hakkında kaynaklarda bilgi yoktur. (demek yüz yıl önceki tarihçilerimiz gibi tarihçi o günün Mekkesinde yaşamıyormuş. Baksanıza bizim tarihçilere: Atalarının izini bir orada sürüyorlar bir burada)
Amine annemizin genç yaşta evlendiği şüphesizdir. O günün adetine göre Abdulmuttalip oğlu Abdullah'ı yanına alarak Amine'nin evine götürmüş, adet gereği orada evlendirmiştir. Yine adete göre evlenen çiftler kız evinde üç gün kalırlar sonra baba evine dönerlerdi lakin Abdullah evlendikten kısa süre sonra vefat etmiştir. Allah rahmet eylesin hem babaya hem anneye…
Üçüncü Amine ise Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın hanımıdır. Bir nevi ablamız, annemiz, yengemizdir.
Siirtli bir ailenin mütevazı yaşamları olan bir kızıdır. Amine isminin verilmesi ya yakınlarından bir büyüğünün adının tekrarı olsun diyedir ya da peygamberimizin annesi Amine adını yaşatsın diye…
Başlangıçta Recep Tayyip Erdoğan ile evlenmeyi kabul ettiğini ve Recep Tayyip Erdoğan'ın çok zengin biri olmadığını bildiğine göre; mücadeleci, ahde vefalı, iffetli, adı gibi güvenilir bir kadındır. Hem dört çocuğu büyüteceksin hem de kocan ele avuca sığmayan bir kişilik iken ona manevi destek vereceksin.