Sn. Lütfü Bayraktar ile konuştum

Lütfü Bayraktar kimdir Kendisi Sakarya Milletvekilidir ve aynı zamanda Fiskobirlik Yönetim Kurulu Başkanıdır.

Zaman zaman Giresun basınında kendisi ile ilgili ufak tefek haberler yayınlanmakta ve ardından da onun verdiği cevaplar manşetlerde yerini bulmaktadır. Ama son zamanlarda kendisini ilzam eden bir haber yayınlandı ki; kendisiyle konuşup işin doğrusunu öğrenmeden edemedim. Kendisini aradım. Bilahare beni arama inceliğini gösterdi. Teşekkür ederim.

İki soru yönelttim kendisine:

1- Fiskobirlik'in 10 adet kooperatifi kapattığı söyleniyor. Bunun aslı nedir

Cevap: Fiskobirlik'in 50 kooperatifi var. Bazı kooperatifler var ki üye sayısı azalmış.

Kooperatif aktif değil. Devlete yük bindiriyor. Feshedin diyoruz fesih etmiyorlar. Yasa gereği bir başka kooperatifle birleşin diyoruz, birleşmiyorlar. Yasanın amir hükmü; bu gibi kooperatifleri bir başka kooperatifle birleştirmek ve canlılık getirmek. Biz de bunu yaptık ve canlılık gelsin diye 10 adet kooperatifi birleştirdik.

Bu cevaptan anlaşılıyor ki; iddia doğruysa millete yazık. Lütfü Beyin dediği gibiyse iddiayı yapana yazık.

Bize göre iletişim eksikliğinden. Çünkü iddia sahibi vatanperver. Lütfü Bey de vatan haini değil. İki aynı düşünce sahibinin lüzumsuz havayı germesi.

2- Fiskobirlik'in bazı arsaları müteahhide vereceği söyleniyordu. Bu konu ne oldu

Cevap: Fiskobirlik Genel Müdürlüğü önündeki arsa otele verildi. Başka satış yok.

Fiskobirlik bir fındık birliği. Soğuk savaş dönemlerinde milletin elinden fındığını alıp satamazsa bile yağlığa ayırıp, milleti çarnaçar bırakmadı. Fındığın piyasasını belli oranlarda tuttu. Tüccara üreticiyi ezdirmedi. Ne var ki; diğer birlikler gibi yarı resmi devlet kuruluşu idi ve siyasetin müdahale alanlarındandı. Siyasetçi "oğlumu-kızımı işe al" diyene Fiskobirlik e işe koyuyordu. Öyle zaman geldi ki bir sandalyede üç kişi oturmak durumunda kalındı. Ve tabi iflas etti. Devlet de "birliğin zararını hiç ilgisi olmayan masum vatandaş ödemesin"diye özerkleştirdi.

Fiskobirlik devletten bağımsız olarak fındık alımlarına ve faaliyetlerine devam ediyor. Gönül ister ki fındık üreten ülke kendi fındığını işleyip satar duruma gelsin. Ama bu henüz çok uzak.

NEDEN FINDIĞIMIZI BİZ

İŞLEMİYORUZ

Gerçek anlamda heyecanlandıran bir konu: Kendi fındığımızı kendimizin işlemesi

Sabah kahvaltısında zeytin var, peynir var, yumurta var, reçel var lakin fındık yok.

Bir merasim olduğunda masada pasta var, içecek var lakin fındık yok.

Bir cenaze veya mevlit merasiminde börek var, pilav var, fıstık var, badem var; fındık yok.

Bayramda ikram olarak çikolata var, şeker var fındık yok.

Eve misafir geldiğinde masada fıstık var, kayısı var, kayısı içi var, badem var, çekirdek ve kabak çekirdeği var; fındık yok.