Suriye'de en büyük kazanan Türkiye'ymiş

Suriye'de en büyük kazanan Türkiye'ymiş

İBRAHİM KARATAŞ

Suriye'de iki hafta önce gerçekleşen devrimin ardından Şam'a birçok ülkeden delege gitti. İlk gidenin MİT başkanı İbrahim Kalın olması ayrı bir önem ve başarı ifade ediyor. Çünkü zaferde Türkiye'nin de payı vardı. Bu gidişle henüz Şam yolunu tutmamış ülkeler de yakında Culani'yi ziyaret eder.

Çünkü maalesef ama maalesef hepsinin derdi yeni Suriye'de kendilerine bir şeyler kapmak. Kimisi siyasi kimisi askerî kimisi de ekonomik sebeplerle ziyaret ediyor.

Ancak hiçbiri de Suriye'yi yeniden onarmak, savaş yorgunu halka destek olmak gibi bir niyet içinde değil. Bunu söylemlerinde bile dile getirmiyorlar. Her konuşmalarında Suriye'de herkesin temsil edilmesi (YPG'ye atıf yapılıyor), yaşam stili (sekülerlik), ekonomik kalkınma (aslında pastadan pay kapma), geri dönüşler (mültecileri geri gönderme) gibi sadece kendi çıkarlarını ön plana çıkarıp Suriye'nin gerçek sorunlarını pas geçiyorlar. Mesela hiçbiri İsrail'in güneydeki işgalinden bahsetmiyor.

Ancak mesela Suriye'de asıl kazananın Türkiye olduğu herkesin dilinde. Bunu söylerken içlerindeki kıskançlık ve kabullenememezlik de dışa vuruyor. Onlar için Suriye artık Türkiye'nin güdümünde. Ayrıca Türkiye, Suriye'yi inşa ederek çok büyük paralar kazanacak. Bu gibi sözleri duyunca kızmakla sevinmek duyguları arasında gidip geliyoruz. Kızıyoruz çünkü Suriye'de en çok kazanan Türkiye olacaksa bunun sebebi en büyük bedeli Türkiye'nin ödemesidir.

Türkiye, halkından hükümetine, ordusundan ekonomisine kadar Suriye'deki iç savaştan büyük zarar gördü. Sınırdaki terör yüzünden çok sayıda şehit verildi, dış politikada birçok ülke ile ilişkilerimiz zedelendi, milyonlarca mülteci Türkiye'ye sığındı, hükümet oy kaybetti, ırkçılık arttı, belediyelerin iş yükü arttı, şehirlerin altyapıları zorlandı vs. Tüm bu zorluklara rağmen üç-beş ırkçının saldırıları hariç milyonlarca Suriyeliye sahip çıkıldı. Savaştan kaçanların acıları hafifletilirken ülke olarak acılar çektik.

Şimdi devir değişti ve sonunda diktatör Esed devrildi. Artık ülkeyi Türkiye'nin bağrına bastığı halkın temsilcileri yönetiyor. Elbette ki o temsilciler ve halk yüzlerini Türkiye'ye dönecekler. Mesela bir şeye ihtiyaçları olduğunda Türkiye'den alacaklar. Silah lazımsa Türkiye'den ve de ücreti mukabilinde alacaklar. Devlet yönetiminde muhakkak Türkiye'nin tecrübelerinden istifade edecekler. Çünkü Türkiye onların kara gün dostuydu. Diğerleri sınırlarını kapattığında Türkiye Suriyelileri bağrına basıyordu.