Pakistan ve Türk savunma sanayileri

Pakistan ve Türk savunma sanayileri

İBRAHİM KARATAŞ

Pakistan, Hint saldırılarına karşı zinde bir ordu ve gelişmiş silahlara sahip olmak için son yıllarda büyük atılımlar yaptı. Buna biraz da mecbur aksi takdirde Hint ordusu için kolay yem olacaktır. Görünen o ki çalışmalar sonuç vermiş. Çünkü geçen ay aşırı özgüvenli Hint ordusu Pakistan'a saldırdı ve fakat Pakistan hava kuvvetlerinden unutamayacağı bir ders alıp geri çekildi.

Son haberlere göre; Pakistan ordusu Çin'den daha gelişmiş jetler ve hava savunma sistemleri almak için bir dizi anlaşmalar imzaladı. Gelen bilgilere göre Pakistan, Çinden 40 adet beşinci nesil J-35 jeti, KJ-500 AWACS ve anti-balistik HQ-19 hava savunma sistemleri almanın yanı sıra 3,7 milyar dolarlık borcunu erteletti. Pakistan bu alımları yaparken bir yandan da Azerbaycan'a 40 adet Pakistan üretimi JF-17 uçağı sattı. Ayrıca Azerbaycan'la ortak üretim de yapılacak. Mezkûr jetler Çin'in desteğiyle yerli olarak üretiliyor ve Nijerya'ya da satıldı.

Böylelikle Pakistan bir yandan kendi ordusunu Çin malı gelişmiş silahlarla donatırken bir yandan da kendi ürettiği silahları ihraç etmiş olacak. Tüm bunlar Hindistan gibi düşman bir komşu ve Çin gibi dost diğer bir komşu yüzünden oluyor. Hindistan tehdidi yüzünden nükleer silah sahibi de olan Pakistan, demir kardeş olarak gördüğü Çin'in desteğiyle dünyanın en güçlü ordularından birini oluşturdu.

Güçlü bir ordu için gelişmiş silahlar vazgeçilmezdir. Ancak silah kadar askerin eğitimi ve adanmışlığı da önemlidir. Geçen ayki hava saldırılarında görüldüğü üzere Pakistanlı pilotlar kaliteleriyle görece daha çok ve gelişmiş uçaklara sahip Hint hava kuvvetlerinin en az beş uçağını düşürdüler. Bu zafer sadece Hintlileri değil uçakları temin eden Fransızları da utandırırken Çin için de gurur kaynağı oldu. Çünkü Çin uçaklarının ve havadan-havaya füzelerinin böyle bir performans göstermesi beklenmiyordu.

Eğer Pakistan ordusu bu şekilde devam ederse Batı teknolojisine bile ihtiyaç duymadan yakında kendi kendine yeten bir ordu olacak. Şüphesiz ki Türk ordusu da kardeş ülkenin kazanımlarından istifade edecek. Ayrıca Türk savunma sanayisi de Pakistan ordusuna uzman olduğu alanlarda destek vererek kazan-kazana dayalı bir işbirliği yapacak. Aslında böyle bir ilişki hep vardı. Fakat son dönemdeki Pakistan ordusunun başarıları ve Türk savunma sanayisindeki baş döndürücü gelişmeler (drone teknolojisi, elektronik harp cihazları vs) işbirliğinin sanıldığından daha verimli olabileceğini gösteriyor. İki ülkenin bilgi ve tecrübesi bir araya geldiğinde herhangi bir Batılı ülkenin çok önünde bir silah envanteri oluşturulabileceği görülüyor.