Türkiye Arap Cumhuriyeti!

Dış politikasına "komşularla sıfır sorun" diyerek başlayan AKP 2003-2011 döneminde herkesle iyi ilişki kurmuş ve Türkiye büyük kazançlar elde etmişti. Bu ilişkilerle içeride çok ciddi ekonomik başarılara imza atan iktidar 2011 sonrasında dışarıda ve içeride her şeyi berbat etti. 2010 sonunda Tunus'ta sonra da Mısır, Libya, Bahreyn, Yemen, Suriye ve farklı formatlarda Fas, Irak, Cezayir, Lübnan ve diğer bölge ülkelerinde yaşanan gelişmelere büyük umutlar bağlayan Erdoğan, BOP patentli "Arap Baharı" ile ideolojik hayallerini gerçekleştirebileceğine inanarak adına köprü yaptırdığı ikinci bir Yavuz Selim olabileceğini düşünmüştü.ABD "terbiyesi almış"Arap İslamcılar yani Müslüman Kardeşler kökenli silahlı silahsız parti, örgüt ve gruplar ona biat edince o da "Sultan ve Halife" olma hevesine kapılmıştı. Dışarıda ve içeride. Sisi; Müslüman Kardeş Mursi'yi devirmeseydi her şey çok iyi gidiyordu. "Kader kısmet" diyeceğim ama öyle değil çünkü bu coğrafyada her şey tiyatro olduğu için kimin eli kimin cebinde belli olmuyor. Peki sonuç ne 2011'de herkesle bir olup Esad'ı devirmenin hayallerini kurup Emevi Camisi'nde namaz kılacağını söyleyen Erdoğan'ın Sisi darbesinden sonra işleri bozuldu. Bir ara "katar katar paralar uğruna" Katar'la diğer Arap ülkeleri arasındaki kavganın tarafı oldu ama ABD "Barışın" deyince sanki hiçbir şey olmamış gibi herkes herkesle öpüşüp koklaştı veTürkiye bir Arap ülkesi olma yolunda önemli bir adım daha attı. İktidarın maceraperest tutum ve davranışlarıyla bugün Türkiye fiilen ve tüm kurumlarıyla dört Arap ülkesi Suriye, Libya, Irak ve Somali'de varlığını sürdürmektedir. Başka ülkelerde farklı boyut ve alanlarda varlıkgösteren Türkiye bu konumu ile Arap Birliği Örgütü'ne üye olabilir! Türk askeri; şu anda savaşın farklı düzeylerde devam ettiği Suriye, Libya, Irak ve Somali'de aktif görev yapıyor. NEDEN Türkiye'nin dört Arap ülkesinde ne işi var Türkiye neden Arap ülkelerinin iç işlerine karışıyor OysaMustafa Kemalısrarla"Komşuların iç işlerine karışmayın,Arap ülkeleriyle ilişkilerinizi geliştirin ama aralarındaki anlaşmazlıklara sakın karışmayın ve size sorulmadan onlara akıl vermeye kalkışmayın"demişti. Yaklaşık 90 yıl önce. Hiçbir konuda Mustafa Kemal Atatürk'ü dinlemeyen AKP iktidarının geldiği nokta kaçınılmazdı ve öyle oldu. Oldu ama çuvallanmanın bedeliniTürkiye çok ağır ödedi, ödüyor ve ödeyecek. AKP; Türkiye'yi bütün kurumlarıyla bir Ortadoğu ülkesine çevirmeye ve dönüştürmeye azimli ve kararlı görünüyor. Büyük ölçüde başarılı olduğu da ortada.