Masa ve tasa

Altılı Masa'nın liderleri pazar günü yeniden bir araya gelerek kapsamlı bir durum değerlendirmesinde bulundular. Ortak açıklamaya göre liderler bundan böyle daha sık buluşacak ve yaklaşan seçimlere doğru ortak stratejiler doğrultusunda harekete geçecekler. AKP iktidarının çok tehlikeli bataklıklara sürüklediği dış politikanın sorunlarını çözme konusunda anlaşacak olan liderler iç sorunların hiçbirinde sorun yaşamazlar. Cumhurbaşkanlığı için ortak aday, parlamenter sistemin yeniden kurulması, laik Cumhuriyet'te demokrasi ve özgürlüklerin güvenceye alınması, ekonominin kurtarılması ve elbette yolsuzluklarla mücadele ve devlet bürokrasisinin asalaklardan temizlenmesi. Dış politikanın karmaşık sorunları karşısında isepartilerin farklı anlayış ve yaklaşımları olabilir. Rusya ve ABD ile ilişkilerde denge, AKP iktidarının Davutoğlu ile başlayan ideolojik yaklaşımlardan ve bu yaklaşımların yarattığı kaoslardan kurtulmak, geleneksel Türk diplomasisini makara-bakara alışkanlıklarından uzaklaştırmak, bir avuç dolar için Türk devletinin onurundan taviz verme komplekslerinden kurtulmak, her yerde ve her konuda Türk devletinin ve ulusunun çıkarlarını barışçıl yollarla korumak ve savaşı son çare olarak düşünerek oyuna gelmemek... Kanlı Arap Baharı'nda olduğu gibi... Ankara'nın hevesli olduğunu gören uluslararası ve bölgesel ülkelergazı verip ortalıktan kayboldular. Göreceli kazanımlarla avantaj sağladığını sanan AKP iktidarı karmaşık ve tehlikeli ilişkilerle bir çok yerde Türkiye'nin başını belaya soktu. Yeni dönemde yani Altılı Masa'nın iktidarında Ankara'nın en zor sınavı Suriye'de olacak. Sınavı vermek çok kolay ama farklı görüşleri ortak zeminde buluşturmak zor olsa gerek. Çünkü Davutoğlu'nu ikna etmek en az Erdoğan'ı ikna etmek kadar zor olacaktır. Sonuçta ders alan yok çünkü saplantılardan kurtulmak kolay olmuyor. Kolay olmayınca ülke perişan oluyor. Son örnek ABD'nin gazıyla Rusya'ya kafa tutan Zelenski ülkenin dörtte birini kaybetti ve ortada kaldı. Zelenski'ye "Savaş aslanım sana istediğin kadar para ve silah veririz ama kusura bakma ülkeni NATO'ya alamayız çünkü Rusya ile savaşacak halimiz yok" diyen ABD ve müttefikleri silah stoklarını eritinceye ve Ukrayna'nın dağılmasını sağlayıncaya kadar savaşa devam edecekler. Adamlar; kan, göz yaşı ve acılarla besleniyorlar. Her zaman her yerde kolaylıkla kullanabilecekleri tipleri buluyor, tepe tepe kullanıyor sonra da harcıyorlar. Türkiye'de Adnan Menderes, İran'da Şah, Irak'da Saddam ve Mısır'da Mübarek. Adam 30 yıl ABD'nin hizmetindeydi ve sonunda cezaevi kıyafetiyle bir kafeste mahkemeye çıkarıldı. Ne kadar da rezil bir durum ama ruhsuz olduğu için umursamadı. Diktatörlerin gidişi de çok dramatik oluyor. Halklarına acımadıkları için patronları