Dünya beşten büyük

Ukrayna savaşından dolayı her alan ve konuda Rusya'yı sıkıştırmayı sürdüren ABD ve müttefiği Batılı ülkeler şimdiye dek tartışmasına bile izin vermedikleri BM Güvenlik Konseyi'nin üye sayısını artırmayı konuşmaya başlamış. Amerikalılar; Japonya ve Almanya'nın Güvenlik Konseyi'ne alınmasını önerirken Ruslar; Afrika, Asya ve Latin Amerika ülkelerini temsilen Hindistan, Brezilya ve Güney Afrika'nın üyeliğini destekliyor. Dört parmağı ile "Rabia" işareti yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan beş parmağı ile "Dünya beşten büyük" deyip duruyordu. 'Duruyordu' diyorum çünkü BAE, Suudi Arabistan ve Mısır'la barışma çabası içinde olan Erdoğan Müslüman Kardeşler'den vazgeçtiği (Henüz tam değil)için Rabia işaretini artık kullanmıyor. AKP'yi kurarak Rahmetli Erbakan'ın "Milli Görüş" sembolü şehadet parmağını da artık kullanmayan Erdoğan her nedense 'Zafer' işareti iki parmağını hiç kullanmadı ve kullanmıyor. Dönelim Güvenlik Konseyi'ne... Aslında şu 'beş parmak' hikayesinin patenti Kaddafi'nindir. 23 Eylül 2009'da BM genel kurulunda konuşan Kaddafi herkese ayrılan 15 dakikalık süreyi aşarak (96 dakika) örgüt yapısının yeniden düzenlenmesini ve yeni düzenlemede Güvenlik Konseyi'nin olmamasını önerdi.Kaddafi'ye göre"kurulduğu günden bugüne dek hiçbir savaş ve işgaliönleyemeyen ve genel olarak emperyalist ülkelerin sopası olarak kullanılan Güvenlik Konseyi hiçbir işe yaramıyor. Onun için Konsey'in üye sayısının artırılması bölgesel kavgaları daha da körükleyecektir". "İtalya, Almanya, Endonezya, Hindistan, Pakistan, Filipinler, Japonya, Brezilya, Arjantin, Nijerya, Cezayir, Mısır, Kongo, Güney Afrika, Tanzanya, Türkiye, İran, Yunanistan ve Ukrayna gibi ülkelerden bazılarının Konsey'e alınması durumunda diğerlerinin buna itiraz edeceğine" dikkat çeken Kaddafi"Yetki ve veto hakkının Genel Kurul çoğunluğuna tanınmasını"önerdi. Önerdi ama işe yaramadı ve bu konuşmadan 20 ay sonra BM Güvenlik Konseyi üyesi ABD, Fransa ve İngiltere yanlarına NATO'yu alarak Libya'ya saldırdı ve Ekim 2011'de Kaddafi öldürüldü. Irak ve Afganistan'ı işgal eden aynı yapı 1947'de BM kararı ilekurulan İsrail aleyhine alınan tüm kararları veto etti. Özetle uluslararası ilişkiler ve uluslararası hukukun saçmalığının sınırı yok ve emperyalist ülkelerin genetik karaktersizliği olduğu sürece olmayacaktır. Olmayacak ve dünyanın mazlum halkları her zaman bu karaktersizliğin kurbanı olarak kalacaktır. 5 Ağustos 1945'de Hiroşima ve Nagasaki'ye atom bombası atarak 360 bin insanın ölümüne neden olan Amerikalılar kana doymamış olacak ki Türk askerinin de katıldığı Kore savaşında 'haritadan silmek için' Çin'e 30-50 atom bombası atmayı düşünmüş. Bugün bile dönemin