Tarihin gerçek yüzü gün ışığına kavuşuyor
HÜSEYİN ÖZTÜRK
Tarihin hakiki yüzü gün ışığına çıkıyor. Resmi tarihin iç yüzü gerçek tarihle buluşuyor.
Resmi tarihle nice nesiller kaybedildi, yeni nesiller kaybedilmemeli.
Bizim öğrencilik yıllarımızda rahmetli Mustafa Müftüoğlu ağabey, seri halde tarihin gizlenen, yazılmayan, daha doğrusu yazdırılmayan yönlerini yazmıştı.
"Yalan Söyleyen Tarih Utansın" serisini bilmeyen yoktur.
Yalnız yarının emanet edildiği gençler, maalesef hâlen tarihin gerçek yüzüyle muhatap değiller.
Nedense bir türlü tarihin karanlıkta kalan taraflarını resmi olarak aydınlatamıyoruz. Ama bekliyoruz ve umudumuz o kadar yüksek ki, günü geldiğinde devletimiz yazılmayan ve gizlenen tarihi yazdıracaktır veya yazılanları destekleyecektir.
Şükür ki, tarihimizin gerçek yüzünü yazanlarımız ve basanlarımız da var. Beyan Yayınları bu yayınevlerinden birisidir.
Tarihin Gerçek Yüzü Serisini başlattı ve yayınlamaya devam ediyor. İlk dokuz kitabı tanıtmıştım, şimdi de 6 kitap daha yayınlandı ve her biri heyecanla okunacak eserler.
Hakikaten tarihin iç yüzüyle karşılaşmak insanı sarsıyor ama bir taraftan da geleceğe dair güçlendiriyor. Hiçbir gizliliğin ebedi saklanamayacağını gösteriyor.
Günü geldiğinde gerçeklerin ortaya çıkmak gibi bir tabiatı vardır. Beyan Yayınları tarafından yayınlanan "Tarihin Gerçek Yüzü Serisi" bu manada devam edecek.
Yakın tarihimizin "algı" ve "olgu" olmak üzere iki yüzü olduğu tezini dile getiren kitapların şimdilik altısından söz edelim.
Olgu, tarihin gerçek yüzüdür. Algı ise oluşturulmak istenen yapay yüzü simgeler. Beyan Yayınları bu projede okuyuculara algıyı değil, olguyu göstermek için hizmet sunuyor.
Projede, tamamı yakın dönem tarihine ait konular yer alıyor. Mevzuların her birinin üzerinden en az bir asrı aşkın zaman geçmesine rağmen hâlâ tartışılıyor olması, bu konuda farklı bir bakış açısını zorunlu kılıyor.