Nefislerini Ruhlarının Çarmıhı Yapanlar

HÜSEYİN ÖZTÜRK

Bu işin Müslümanı, gayrimüslimi olmaz. Nefis taşıyan herkes için geçerlidir. Nefislerini tanrılaştıranların ortak özelliğidir ruhlarını çarmıha germek.

Nasıl yani Neye nasıl ne şekilde inandığımız ve ilahlaştırdığımızla ilgili bir durumdur. Para, makam, mevki, şan, şöhret ve sapkın ideolojinin her türlüsüyle; inkâr, şirk, isyan ve bütün şeytani işler, nefsin putudur ve putlar ruhların çarmıhıdır.

Lakin böyle görülmez ve bilinmez. Çünkü kimse kabul etmez ruhunu çarmıha gerdiğini. Kendisinin doğru yolda olduğunu ve esas başkalarını uyardığını düşünür.

Siyaset başta olmak üzere ekonomiden sanata, kültürden medyaya ve asrın illeti sosyal medya ve aile ilişkilerine kadar hemen her yerde görülebilir.

Sosyal medyadan akıtılan üzeri şekerle kaplı zehirler, nefislerin putu haline gelmiştir. Tik-tok ve benzeri alanlar; emeksiz ve bedelsiz kazananlarla kaybedenlerin zehir akıttığı kanallardır ve maalesef bir takım insani değerleri korumak için pek fazla bir şey yapılmamaktadır.

Malum kanallar, uluslararası bir projenin ürünüdür. Hiçbirisi masum değildir ve belli eller tarafından yönetilmektedir. Bu hakikati bilenlerin bir şey yapamaması daha da gariptir.

Sosyal medyada dönen paranın haddi hesabı yok. Zatım gibi düşünenlere; "Alan memnun veren memnun size ne" denilebilir lakin böyle denilip geçiştirilemez.

Söz konusu paylaşımlar, sadece sosyal medyada kalmıyor. Sahipleri çeşitli vesilelerle, ödüllendirmelerle yahut farklı etkinliklerle bir araya getiriliyor ve yönetilmeye, yönettirilmeye başlıyorlar. Mesele dijital ortamdan çıkarılarak bizzat şahıslara ilikleniyor.

Bu platformlarda yayınlanan paylaşımların çok büyük ekseriyetinin, toplumsal tüm insani değerlere savaş açtığını ve bilerek isteyerek proje şeklinde sunulduğunu anlamak çok zor olmasa gerektir.

Böyle alanlarda kendilerine teselli bulan kimselerin en zayıf tarafları, inanç boşluğu içine düşmeleridir ve ilgili platformlar, böylelerini yakalayarak onları ifsat etmektedir.