Kimlik ve Medeniyet Tasavvuru

Kimlik ve Medeniyet Tasavvuru

HÜSEYİN ÖZTÜRK

Günümüzde modernitenin fırtınasına karşı, "kimlik ve medeniyet tasavvuru" üzerine konferanslarıyla, toplumsal yozlaşmaya bir nebze olsan çare olmak isteyen Prof. Dr. Sadettin Ökten, Ankara Palas'taydı.

2018 yılında, Cumhurbaşkanlığı Milli Saraylar İdaresine bağlanarak, "milletin evi" haline getirilen ve Osmanlı-Cumhuriyet dönemlerine ait tarihi eserlerle müze olarak açılan Ankara Palas'taki, "Kimlik ve Medeniyet Tasavvuru" konferansı büyük ilgi gördü.

Milli Saraylar İdaresi Başkanı Dr. Yasin Yıldız'ın koordinesinde geçen yıl başlatılan Ankara Palas konferanslarının güz dönemi ilk programı gerçekleşti.

Sadettin hocanın konuşmasına geçmeden önce Ankara Palas hakkında kısa bir bilgi aktarmakta fayda vardır.

Ankara Palas, 1927 yılından 2018 yılına kadar değişik zamanlarda farklı amaçlarla kullanıldı ama kapıları halka hep kapalıydı.

En ünlü zamanları ise Cumhuriyet balolarının düzenlenmesiydi. Balolar düzenlendiğinde Ankara Palas için "Doğunun Batıya açılan penceresi" denilmişti.

1930'lardan, 1940'ların sonuna kadar siyasilerin ve seçkinlerin kullandığı lokanta ve eğlencelerin yapıldığı kulüp olmakla birlikte, devlet konuk evi olarak da kullanıldı.

Bir ara I. ve II. MC hükümetleri döneminde alkollü eğlencelere ara verilip, otel olarak kullanılmıştı.

İlk yıllarına dair bir örnek hatırlatalım.

Dünyanın ve Türkiye'nin ekonomik bunalımda dibe vurduğu 1929 senesinin yılbaşı eğlencesi romanlara konu olmuştur.

Yılbaşına hazırlanmak için devlet erkânı ve eşlerinin, iki ay öncesinden İstanbul terzilerine gece giyecekleri kostümleri sipariş ederler ve özel tren kaldırılır.

Şimdi ise Cumhurbaşkanımız R. Tayyip Erdoğan tarafından "milletin evi" hâline getirilen Ankara Palas, Milli Saraylar tarafından kapsamlı bir restorasyondan geçirildikten sonra 21 Şubat 2024'te tarihe şahitlik eden 1200 obje ile ziyaretçilere kapılarını açtı.