Kendimizi tartıya çekmek

Kendimizi tartıya çekmek

Hüseyin Öztürk

Üzerinde yaşadığımız toraklar çok mübarektir. Bu topraklar öyle dünyalık çıkarlar için heba edilecek topraklar değildir.

Biz Müslümanlara göre üzerinde yaşadığımız coğrafyamız ve amentü ile yoğrulan topraklarımız ahiretimizin tarlasıdır. Ona göre eker ona göre biçer ve sahipleniriz.

Gelin görün ki, bu inanca karşı akıl almaz şekilde mücadele edilmektedir. Bu kavga ve kargaşanın başını da muhalefet ile onlara yamanmayı siyaset zanneden malum partilerin yanı sıra yine ana muhalefetin beslediği medya ve köleleştirilmiş kalemler çekmektedir.

Üzerinde yaşadığımız toprakların altı da üstü de kutludur. Etimiz, kemiğimiz, şehidimiz, anamız, babamız, geçmişimiz bu toprakların altında bize; "Vatanınıza, dininize, devletinize, bayrağınıza sahip çıkın" diye bekçilik etmektedir.

Bu kutlu topraklar üzerinde sarhoş naraları atılsın; devletimize, milletimize, dinimize, bayrağımıza hakaretler edilsin, bunların olması için de devletimiz-milletimiz soyulsun, kamunun kasaları tarumar edilsin diye fethedilmemiş, vatan edilmemiştir.

Vatan bellediğimiz coğrafyamız; kişiliğimiz, kimliğimiz, tarihimiz, medeniyetimiz, kültürümüz, barınma, beslenme, çalışma ve hayatımızın idamesi için kalemizdir.

Hal böyle olunca, gözümüzü kendi topraklarımız üzerinden ayırmadan ona sahip çıkmalıyız. Başka ülkelerden, yaban ellerden medet ummadan kendimiz olabilmeliyiz.

Molla Kasım sorsun:

Hemen her gün dıştan ve içten milli birliğimize, milli değerlerimize, millet-devlet bütünlüğümüze karşı; siyasi, ekonomik, sosyal, kültürel yabancılaştırılma senaryoları televizyonlardan, gazetelerden, internet sitelerinden ve özellikle sosyal medya denilen gayya çukurlarından daima tacizler yapılmakta ve beslendikleri kapılara bağlılıklarını bildirenlerin kötülükleriyle karşılaşmaktayız. Bu şartlarda nasıl kendimiz olabileceğiz

Bir bilgemiz şöyle hitap ediyor insanlığa:

- "Ey insanoğlu! Sen en güzel şekilde yaratıldın. Sana dimdik ayakta olmak ve dümdüz yürümek yakışır. Yerde sürünmek değil.

Yaratılışının güzelliklerini terk etmenin nelere mal olabileceğini görebilmelisin. Kendini tanı. Bu anlayış sana Allah tarafından hikmetle verildi.