İznik Ortodoks ve Katoliklerin şehri değil (2)

HÜSEYİN ÖZTÜRK

İmamı Şafi Hz.lerine:

-"Eğri ile doğruyu, sevap ile günahı, eksik ile fazlayı, suçlu ile masumu, iyi ile kötüyü, sözün özü hakikati nasıl buluruz" diye sormuşlar. Şafi Hz.leri de:

-Hakikati arayan batılın attığı oku, masumu arayan zalimin attığı topu, Mümini arayan, kâfirin attığı topu, Musa'yı arayan Firavunun attığı oku takip etsin bulursunuz demiş!

Papa Bey'in ziyareti öncesi ve sonrası kimlerin neler yazıp neler konuştuğuna bakılırsa; eğri de doğru da masum da zalim de kâfir de Müslüman da ortaya çıkmıştır.

Bir de bunların hiçbirisine girmeyen garip bir kesim daha vardı. Sanki bu ülkede yaşamıyorlar, sanki her birisi yalnız bir adaya düşmüşler ve çevrelerinde insanlar yok gibiydi.

"Bana dokunmayan yılan bin yaşasın" diyerek sessiz ve dilsiz kalmayı yeğlediler. Ganimette varlar ama zahmette yoklar. Böylelerinin zararından da emin olunmalı.

•

Bu ülkeye dair sözü olan aklıselim sahibi insanların şu hatırlatmalarını kaydederek, biz de tarihe not düşelim.

Bu ayinden sonra İznik'teki kiliseyi inşa etmek için açık gizli operasyonlar çekilecektir. Bizim insanımız irfan ehlidir. Boşuna böyle demez.

Çünkü Haçlı zihniyetinde Müslümanlar her zaman ezeli düşmandır. Haç ile Hilal'in barışması mümkün değildir.

Ayrıca bu barışa bir kere Hıristiyanlığın hiçbir çeşidi müsaade etmez. "Bir Allah" inancına ve inananlara karşı olan husumetleri bitmez. Biterse hayatta kalamazlar.

Biz Müslümanlar, "Olur sizinle barışalım" desek de Haçlı kin ateşi sürekli yakılmaktadır. Söndürmezler.

Haçlı Savaşları ne içindi Birinci Dünya ve İstiklal Harbi, Bosna Savaşı ne içindi Bu sorulara adam gibi cevap verirsek boşluğa düşmeyiz.

Bize yurt içinde ve dışında diş bileyenlere baktığımızda da bu gerçek anlaşılabilir.

•

Hıristiyan dünya, İznik'in fethini unutmuş değildir. Kendisini bu vatanın evladı sayan herkes pek âlâ bilir ki, Hıristiyanların geçmişteki öçlerini almak istedikleri, ayan beyan meydandadır.