Hakkı savunmak haramdan sakınanların hakkıdır

HÜSEYİN ÖZTÜRK

Yaratıldığına inanan ve yaratıcısına iman eden her insan için değişmez kuraldır. Hakkı savunmak için haramdan sakınmak gerekir.

Haramda sakınmayanlar için hiçbir hak ve hukuk geçerli değildir. Bilerek ve isteyerek hukuksuzluğu savunmak ise nefislerini tanrı edinmişlerin işidir.

Belediyeler başta olmak üzere devletin her kurum ve kuruluşunda koltuklar ve kasalar milletindir ve millete aittir.

Seçimle veya atanmış olarak görev gelmiş yahut getirilmiş hiç kimse; ne koltuğunu ne makamını ne mevkiini ne kasasını, kendi hesabına ve yoldaşlarına hibe edemez.

İBB'de yaşananların doğru olma ihtimali pek açık. Bu kadar delil ve belgeye rağmen hâlâ savunulacak bir tarafları kalmamıştır.

"Bu soruyu reddediyorum" deyince, hiçbir kabahate; "Haa öyle mi af edersin, demek ki yanılmışız" denilmez. Aksine ret, iddia edilen fiili kabullenmeyi gösterir.

Bizim 14 asırlık medeniyetimizin temelini teşkil eden ana hususlardan birisi de millet iradesiyle seçilen kimselerin, kamu hukukuna ve kamu hakkına sahip çıkmasıdır.

Rahmetli Menderes, Turgut Özal, Necmettin Erbakan ve Rabbim bereketli ve uzun ömür nasip etsin Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın, 23 yıllık yönetiminde; ne zaman devletimiz ve milletimiz hayrına bir adım atılsa ne zaman bir temizlik hareketi başlasa, bugün İBB'nin başındaki zihniyete sahip çıkan aynı çevreler, hemen terör estirmeye başlamışlardır.

Hâlbuki amentü sahibi her insanımız bilmektedir ki, bu bir siyasi mesele değil; bir hukuk meselesidir. Milletin ve devletin hakkını koruma ve kollama meselesidir.

Yargı, uzun süredir devam eden bir soruşturmanın sonunda, delilleri ortaya koymuş ve hukuksuzlukların, haksızlıkların sebebini sormaktadır.

Ortada öyle iddialar var ki, örgüt bağlantıları, usulsüz ihaleler, kamu zararları, kirli ilişkilerin haddi hesabı yok. Bunları görmezden gelmek, hiçbir insani hasletle izah edilemez.