Bu kadar para konuşmak

Bu kadar para konuşmak kişiyi arsız ve hırsız yapar. Her gün meydana gelen gayri insani olaylara bakılırsa, temelinde neyin yattığı görülür. Devletimiz nasıl görmüyor bunu

Maalesef bütün televizyon-gazete ve internet haber ve tartışma programlarında en çok konuşulan ve haber yapılan meselelerin başında para geliyor.

Ve bu haberler, en küçük mezradan, Ankara'daki gökdelenlere kadar yurdumuzun her yerinde değişik ekonomik şartlara haiz insanlar tarafından izleniyor.

Televizyonlardaki para haberlerinde elle ve makinelerle sayılan paralar eşliğinde, emeklinin veya çalışanların ne kadar ne alacakları, aldıklarını daha çok nasıl artıracakları üzerine yapılan konuşmalar-tartışmalar-hesaplar gırla gidiyor.

Hele bir de "Güvenilir yerden duyum aldım" ve benzeri şekillerde para haberleri veren ve yazanlar var ki, pespayelik.

Nasıl oluyorsa bu güvenilen yerlerden haber alan ve duyum alanlar da hep hükümete ve ilgili kurumlara küfreden tiplerden müteşekkil.

Galiba hükümetteki bakanlar, ilgili kurum yöneticileri, kendilerine küfredenleri arayıp;

-"Bak kimseye bu bilgiyi vermiyorum, sadece sana veriyorum" diye işgüzarlık mı yapıyorlar Elbet bürokratlar böyle bir şey yapmıyorlar tabii.

Sadece bu tipler, toplum nezdinde kendilerine yer edinmek ve güvensizliklerinin üzerini örtmek için kıvranıyorlar.

Esas diyeceklerim bunlar değildi. Laf aldı başını gitti. "Müslüman ve para meselesi", dünyaya değil, ahirete yatırım meselesidir. Geçelim.

Hakiki manada iman etmiş, insaf-vicdan ve amentü sahibi Müslüman bir büyüğümüzün, para üzerine hayat hikâyesinden örnek sunacaktım.

Rabbim rahmet eylesin, Mahir İz hocamızı bilenler bilir, bilmeyenler de öğrensinler. Hak-haysiyet-şeref-ahlak sahibi Müslüman nasıl olur onda neşvünema bulmuştur.

Mahir hocayı tanıyan ve anlatan isimlerden birisi de Prof. Dr. Mustafa Uzun