Boykot Vicdan ve Ahlak Meselesidir

HÜSEYİN ÖZTÜRK

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, bir önceki kabine toplantısı sonrası fahiş fiyatlara karşı boykot çağrısında bulunmuştu.

Boykot bir vicdan ve ahlak meselesidir. Vicdan ve ahlak yoksulları meseleye başka gözle baktılar ve muhalefet malzemesi olarak kullandılar, kullanmaktalar. Vah zavallılar!

Fahiş fiyatlara karşı boykot, her şeyden önce hem satın alanın hem üretenin emeğine saygı duymak ve sahip çıkmaktır.

Vicdan ve ahlak sahipleri pek âlâ bilmektedir ki, üretenlerin haklarını gasp edip, fahiş fiyatlarla halka zulmedenlere karşı boykot en haysiyetli işlerden birisidir.

Sıkça dile getirilen bir söz vardır. Gerçi çok söyleyince faydası kalmıyor ama bir daha hatırlatalım. "Ahlakın olmadığı yerde devletin masrafı çok olur" derler.

Evet, tam tamına bunu yaşıyoruz. Ahlaksızlarla mücadele etmek, terör örgütleriyle mücadele etmekten daha zordur.

Terör örgütlerine karşı pek çok önlem alınabiliyor ama bu ahlaksızlara karşı hangi önlem alınırsa alınsın, bir açık kapı bulup giriyorlar.

İşin tuhafı, cezalara da aldırış edilmiyor. Hangi cezayı yerse yesinler fark etmiyor. Çünkü kasalarını ve keselerini milletin kursağından çaldıklarıyla dolduruyorlar.

Emek zalimliğini, hırsızlığını, nefret ve intikam aracı haline getirenlerin sonunun asla iyiliklerle bittiği görülmemiştir.

Bütün bunların dışında esas bir başka hususu daha paylaşmalı. Bu ahlaksızlarla en çok mücadele etmek zorunda kalan isim ise mükemmel bir ahlak abidesidir.

Kim olduğunu tahmin etmeyenlere söyleyelim. Ticaret Bakanımız Ömer Bolat. Öyle bir ahlak ve vicdan sahibi ki, hani ahlaklı insanlar derecelerine göre sıralansa, Sayın Bolat ilk ona girer. Böylesine edepli, hayâlı, vicdanlı bir insandır.

Rabbim güç, kuvvet ve "emin olan ve bilinen" çalışma arkadaşları nasip etsin. Hem dünyalık hem ahiretlik böyle bir imtihan vermek kolay değil.