Bireysel ahlakta çözülme

Bireysel ahlakta çözülme

HÜSEYİN ÖZTÜRK

Vallahi nedendir, nasıldır, niye bu hale geldik, işin içinden çıkamıyorum ama toplumsal olarak ciddi bir ahlaki çözülme yaşıyoruz. Elbet zatım da dâhil.

Ahir zaman dedikleri bu vakitlerse, o zaman binlerce yıl ötesinden ahir zamandan şikâyet edenler acep hangi hallerden dolayı şikâyet etmişlerdi bilinmez gider.

Ahlaki çözülme üzerine; "Bu mesele nasıl önlenir" gibi bir acemilik yapıp, o konuda kalem oynatacak, söz söyleyecek değilim. Kelama yazık olur.

Sosyal medyadaki ahlaki çözülmenin başını çekenler, arkalarından binlerce insanı sürüklüyorlar. Yine medyadaki ahlaki çözülme de birbirine bağlı olarak peşlerinden milyonlarca insanın aklını, duygularını domura uğratıyor. Çözülme hızla devam ediyor.

Şikâyet babından söylemiyorum. Hepimiz bu girdabın içerisindeyiz ve dönüyoruz. Döndükçe de çıkmaya çalışıyoruz lakin maddi-manevi battıkça batıyoruz.

Neyse, önce nefsime, sonra kendisini muhatap sayacaklar için ehline müracaat edelim ve Prof. Dr. İhsan Fazlıoğlu'nun "Bireysel Ahlakta Çözülme" üzerine sözlerine yer verelim. Şöyle diyor:

"Kişisel tecrübeme ve yaptığım gözlemlere göre, bir üniversite hocası olarak binlerce gençle muhatap olduğumdan, çeşitli vakıf ve kuruluşlarda muhtelif dersler verdiğimden, yüzleştiğim, fark ettiğim, hissettiğim, artık hangi sözcük tercih edilirse edilsin, en önemli sorunun, 'ferdi ahlakta çözülme' olduğunu düşünüyorum.

Buna ferdi seviyede ahlaki çözülme ya da değer yoksunluğu da diyebilirsiniz". (Kendini Bulmak. Sh.90)

İhsan hocanın tespiti böyle!

Eminim aklıselim sahibi çok kimseler de aynı şeyleri söyleyecektir, yüzlerce kitapta yazılıdır, konferanslarda, seminerlerde dile getirilir, çeşitli kurum ve kuruluşlarca programlar yapılır ama mesele ferdi boyuta gelince galiba hedeften şaşılmaktadır.

İstisnalar kaideyi bozmaz derler. Evler ev olmaktan çıkıp, mülteci kampı gibi barınma merkezleri haline gelmiş vaziyettedir. Sebebi ne anneler ne babalar ne diğer aile üyeleridir.