Amerikan seçimlerine medyamızda eskisi kadar alaka gösterilmediğini gözlemliyorum ve bunu olumlu buluyorum. Ancak hâlen çok kutuplu dünyanın kutuplarından birisi olan ABD'deki seçimlere dair de birkaç kelam etmek gerekir diye düşünüyorum.
Anketlere göre geçen hafta Trump öndeydi ancak Reuters IPSOS ve USA TodaySuffolk'un son yaptırdığı anketlere göre Harris yüzde 3 ve yüzde 1 ile önde görünüyor. Anlayacağınız sandıktan ne çıkacağını son ana dek tahmin etmenin zor olduğu bir seçim süreci söz konusu.
Harris'in yerleşik düzenin sadık bir uzantısı, Trump'ın da tüm eksantrik tavırlarına rağmen düzen karşısında rüştünü ispat edememiş ergen bir ihtiyar olduğunu düşünürsek, bu iki adaydan herhangi birinin ülkemiz veya can yaramız Filistin için bir değişim vaat ettiği epey şüpheli.
Ne var ki Trump'ın Ortadoğu'da "savaşı sonlandırma" sözleri, başkanken Suriye'den çekilmeyi gündemine almış olması ve Türkiye'nin F-35 alamamasını adaletsizlik olarak değerlendirmesi gibi nüanslar da mevcut.
Amerikan seçim sisteminde en çok oy alanın seçilmesini önleyen Seçiciler Kurulu (Electoral College) sistemi ve oy dolandırıcılığını kolaylaştıran oy karşılığı imza ya da posta yoluyla oy verme gibi pratikler, sonucu daha da tahmin edilemez kılıyor.