Hizmette adalet terazisi

Cumhur İttifakı'nın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum, seçim çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Her gün İstanbul'u karış karış gezen Kurum'un Bağdat Caddesi'ndeki çalışmaları sırasında söyledikleri, Türkiye'deki siyasete dair önemli ipuçları veriyor. Kurum'la karşılaşan vatandaşımızın, "Oyumuzu istiyorsunuz ama verir miyim, vermez miyim" sorusuna Murat Kurum "Canın sağ olsun" deyip kucağını açtı.
Murat Kurum, Bağdat Caddesi'ndeki bu karşılaşmadan önce, Kadıköy'de toplantı yapıp seçildiğinde ilçede gerçekleştireceği hizmetleri anlattı. Bu toplantı, bazı AK Parti destekçilerinin şaşırmasına neden oldu.
AK Parti'nin Kadıköy'de güçlü olmadığını herkes biliyor, böyle bir ortamda bu vaatler garip karşılanabilir. Ancak Recep Tayyip Erdoğan'ı ve AK Parti'yi yakından takip edenler, Murat Kurum'un hem toplantıdaki hem de Bağdat Caddesi'ndeki açıklamalarına şaşırmadı.
AK Parti'yi 2002 yılından bu yana tüm Türkiye'de en güçlü parti yapan unsur, iş hizmete geldiğinde kendisine oy veren ile vermeyeni ayırmaması oldu. İzmir depreminden Karadeniz'deki sellere, yangın felaketlerinden 6 Şubat depremine defalarca karşılaştığımız manzara şuydu: Afetzedeler bazen Murat Kurum'a bazen de oradaki görevli bakana, "Size oy vermedim ama teşekkür etmek istiyorum. Kısa sürede evlerimizi yaptınız" diyerek şükranlarını ifade etti.
AK Parti, oy almadığı bölgeleri sadece afetlerde hatırlamadı: İzmir'den Tunceli'ye, Hakkâri'den Edirne'ye Türkiye'de hizmetten muaf olduğunu iddia edecek bir tane şehir bulamayız. Terazinin bir tarafına bu gerçeği koyalım.
Diğer tarafa da Murat Kurum'un Kadıköy'de söylediği, "Yıllardır size