CHP'nin özerklik projesi

Geçen ay CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, eski Şırnak Barosu Başkanı Nuşirevan Elçi'yi Genel Başkan Siyasi ve Hukuki İşler Başdanışmanı olarak görevlendirmişti. Bunun üzerine Elçi'nin hem Öcalan'a hem de PKK'ya yönelik meşrulaştırıcı sözleri gündem olmuştu. Aynı Elçi, CHP Genel Başkan Başdanışmanı sıfatıyla Erbil merkezli Barzani'ye yakın medya organı Rudaw'a verdiği röportajda şöyle demiş: "Türkiye'de yetkiler dağıtılmalı. Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi ya da özerklik uygulanmalı. Tüm yetki ve imkânların tek bir yerde toplanması başından beri yanlış. Hem Kürtler için hem de diğer halklar için yetkilerin dağıtılması gerekli. Bugün Kürt sorununun çözümü çok kolay, Türkiye'de bağımsızlık isteyenlerin sayısı çok az." Bu, CHP'nin hâlâ ulusalcı ve Atatürkçü çizgide olduğunu sanan seçmenler için şaşırtıcı olabilir ama alametler uzun zamandır öyle değil. Malumunuz daha önce Ümit Özdağ da İyi Parti-CHP öncülüğünde HDP ve Saadet Partisi temsilcilerinin de katıldığı yeni anayasa çalışmasında özerklik ve anadilde eğitim savunulduğu için partisinden ayrılmıştı. Kılıçdaroğlu, Güneydoğu illerine ziyaretlerinde Avrupa Birliği Yerel Yönetimler Özerklik Şartı'ndaki çekincelerimizi geri almamız gerektiğini dile getirmişti. Dolayısıyla perşembenin geleceği çarşambadan, mevzunun buralara geleceği ise Elçi'nin başdanışman yapılmasından belliydi. Bu başdanışman