İstiklâl marşı şairimiz Âkif'in yukarıdaki şiirinde dediği gibi:
İnsanlar Kur'an-ı Kerîm'i ezberlemek, tecvidli, mûsıkîli, harfleri yerinden çıkararak (teleffuz ederek) okumak için yıllarını veriyorlar, ama manasını anlamıyorlar; okuyan da anlamıyor, dinleyen de; okuyanın sesine ve musıkîsine hayran olarak, yalnız bundan zevk alarak dinliyorlar.
Âkif de diyor ki, Kur'an'ın yalnız lafzı mı Kur'an, bunun manası Kur'an değil mi, öyle ise niçin manasını da anlamak ve öğrenmek için çalışmıyoruz.
Ve diyor ki:
Ya açıp Kur'an'ın yüzüne bakıyorlar ya da ölüler için okuyup kabirlere üflüyorlar, fal bakmak (tefe'ül) için Kur'anı kullananlar da var; halbuki bu yüce Kitap fal bakmak için de mezarlıkta okunmak için de indirilmedi.
Peki ne için indirildi
Bu soruya cevap olan birçok âyet var da bunlardan birisi, hemen Kitab'ın başında, Fatiha'dan sonra yer alıyor ve Allah Teâlâ meâlen "Bu Kitab'ın tarafımdan vahyedilmiş olduğunda asla şüphe yoktur; kırmızı çizgilerden uzak durmaya çalışan kullarıma hayat kılavuzu olarak indirilmiştir" buyuruyor.
Hocalar kılı kırk yararak, uzak vadilerden su taşıyarak Kur'an'ın mezarlıkta veya başka yerde ölüler için okunmasının caiz olduğunu ispata çalışıyorlar. Şunu sormuyorlar:
Peygamberimiz (s.a.) bu Kitab'ı mezarda ölüler için okumuş mu
Okunmasını tavsiye veya emretmiş mi
Evet, "Ölülerinize Yâsîn suresini okuyun" mealinde bir hadis var, lakin âlimlerin cumhuru (çoğunluğu) bunu, "Ölmek üzere olan hastanın yanında okuyun" diye yorumlamışlardır (Süyûtî, Şerhu's-sudûr, 1/304).
Peygamberimiz kabirde Kur'an okumamıştır ama bir şey yapmış ve tavsiye de etmiştir:
Ebû Dâvûd ve Hâkim'in kitaplarına aldıkları bir hadîse göre Efendimiz (s.a.) ölüyü defnettikten sonra başında durur ve şöyle derdi:
«اس'تَغفِرُوا لِأَخِيكُم'، وَسَلُوا لَهُ التَّثبِيتَ، فإِنَّه ال'آنَ يُسأَلُ»"Kardeşiniz için istiğfar edin (Allah'tan, günahlarını bağışlamasını dileyin), şaşırmadan sorulara cevap vermesini isteyin; çünkü ona, şu anda sorulmaktadır."
Bunu Peygamberimiz yapmış mı, hadise göre yapmış, yapın demiş mi, demiş; işe bakın ki Müslümanlar, kabir başında Yâsin okumak ihtimalli olduğu halde bunu veya başka sure ve âyetleri okuyorlar da sabit sünneti terk etmiş bulunuyorlar.
Bir de manasını anlamadan Kur'an'ı ezberleme furyası var; Kur'an'ın hakkı, onu yüzünden veya ezberden okumak, anlamak ve anladığını hayatına uygulamaktır. Bunlar bir arada olmadıkça Kur'an'ın hakkı sorulacaktır. Bir iki yılını harcayıp insanlara Kur'an ezberi yaptırılıyor da biraz daha gayret edip manasını anlamasına niçin vakit ayrılmıyor!

4