Âlimlerin cihadı ve Mağrib Direniş Filosu

Bugün, ahlâk eğitimini kim, nerede, ne zaman, nasıl yapacak konusunu yazacaktım.

Bu ayın yirmi ikisinde başlayıp on gün sürecek olan Ğazze için âlimler faaliyetine öncelik vermek gerekti.

Evet, "İslâm âlimleri cihadı" diyorum; çünkü bu defa yalnızca konuşmak yok, Ğazze'deki zulüm kısmen de olsa duruncaya kadar bir dizi "âlimler faaliyeti" var.

Fetvalar, konuşmalar, sempozyumlar, konferanslar, köşe yazıları… elbette faydalı, ama etkili sonuç almıyor, belki bilgi ve bilinçlenme bakımından etkisi var, lakin fiili sonucu yok gibi.

Bu defa Dünya Müslüman Âlimler Birliği, Türkiye'deki "kardeşi" İslâm Âlimleri Vakfı'nın daveti ve ağırlaması ile "cihad" demeyi hak eden bir dizi faaliyeti on gün sürdürecekler.

Neler mi yapacaklar

Zalim saldırıyı durduruncaya, giriş kapıları açılıncaya ve şerefli halkın hayati ihtiyaçlarına çare ulaşıncaya kadar her gün basın toplantıları yapacaklar, siyasi liderlerle, etkili kişilerle ve dünyanın etkili medya kuruluşlarının temsilcileriyle temaslar kuracaklar, mümkün olan her imkânı kullanarak zulmü görünür kılacaklar, geniş katılımlı toplantılar yapacaklar.

Bu faaliyet parlayıp sönen kibrit misali göregeldiğimiz faaliyetlere benzemiyor; "sonuç alıncaya kadar" niyeti ile on gün sürecek çeşitli ve etkili faaliyetlerden oluşuyor; kibrit meş'aleyi yakıyor, meş'ale yolu aydınlatıyor ve hedefe varıncaya kadar yolculuk devam ediyor.

Bu çok önemli etkinliğe aynı tarihlerde bir başkası eşlik ediyor "Mağrib Direniş Filosu".

İşte bu da yalnız söz değil, söz yanında eylem olduğu için önemli ve inşallah etkili olacaktır.

Filonun başındaki isimlerden Dr. Muhammed Amin Bennour, Tunus'ta düzenlenen tanıtımda, gemiciler ve denizcilik ekiplerine çağrıda bulunuyor.