Bayram tatilinde halk dersleri

Yaşadığı çevreyi dünyanın tamamı sananlar var...
Eh, çok iddialı laflar edilmiyorsa, gülünür geçilir böyle şeylere...
Fakat bu kafayla ülken hakkında da fikir yürütüyorsan...
İstanbul gibi bir kenti oturduğun semtten ibaret sanıyorsan...
Orada dur!

Keşke bayramda yaşananlara bakıp "halk dersleri"ni baştan ele alsak...
Gördük işte!..
"Hani herkes İstanbul'u terk etmişti bayramda; bu trafik neyin nesi, Eminönü'ndeki bu kalabalık ne; parklar bile tıklım tıklım dolu" diyen şaşkınların sesi yine gür çıktı...
Her uzun bayram tatilinde aynı terane...
Okumuş insanlar bunlar...
Ne okudularsa artık, burunlarının ucunu bile göremiyorlar.
Oturduğu sitenin otoparkını boş bulunca, "o halde şimdi Boğaz kıyısına inmenin tam zamanıdır" deyip yola çıkınca ağzı açık kalan tipler...

Bayram diye, tatil diye bir buçuk milyon gitmiş olsa kentten, geriye kalan nüfusun büyüklüğünü düşündünüz mü hiç
"Eminönü'nde denizi görmek için sıraya girdiler" diye internet sitene başlık atacak gevşekliği bırak da önce bir durup düşün...
İstanbul'un en kalabalık ilçesi Esenyurt'un nüfusu ülkedeki 57 şehirden fazla...
Sormak gerekmez mi
Biz bu metropolde nasıl yaşıyoruz, ne yaşıyoruz; bunun neresi insanca; ekmek kavgası insanı ne hale getiriyor
Sor!
Önce bunları sor!..
Bunları sormayanın "demokrasi bilinci"nden söz etmesi komiktir.