Uykudan uyanınca... Dünya ve devletler
Madem uyanma vakti...
O hâlde bunun zorluklarını göğüslemeyi de bilmeliyiz.
Zihinlerimizde bir değil, bin "İncirlik Üssü" var.
Uçakların biri kalkıyor, biri iniyor...
Daha fenası şu ki...
Ucuz hazların büyüsüyle zihinlerimiz sürekli yeniden uykuya yatma eğiliminde...
İlk iş...
Geçen yüzyılda dünyanın başına ne geldiğini doğru düzgün bilmektir.
Okul müfredatları bunu bilmemek üzerine kurulmuştur.
Olup bitenlerle uzlaşanlar size devletlerden söz etti; itiraz edenler de güçlü kişiler ve karanlık aileler üzerine kurulu teorilerinden iki adım öteye gitmediler.
Sistemden söz edenler ise hemen susturuldu.
Birinci Dünya Paylaşım Savaşı'nı çıkaran Wilson, Lloyd George, II. Wilhelm, Enver Paşa falan mıydı
Geçiniz, masal bunlar...
Bu savaşın hedeflerini o dönem kapitalizminin dinamikleri belirledi...
Büyük sermaye elitleri de tetiği çekti.
Yeni ekonomik sistemin ihtiyacı açıktı:
İradesi zayıf gevşek imparatorluklar yerine bölünmüş milletlerin kendini güçlü sanan ama sermaye karşısında güçsüz devletleri...
Öyle de oldu.
Tuzaktı...
Çünkü kapitalizmin gerçekte milletleri umursadığı falan yoktu.
İstediği devletleri kendi "iş"ine koşmaktı...
İtiraz edenler oldu.
Onlar için yeni bir savaş planladılar;
Almanya'yı ne yapıp edip Sovyetler Birliği'ne saldırttılar.
Sonrası bütün dünya için yıkıcı bir savaş ve yeni bir denge olarak geldi.