Nükleer ciddiyet!
Geriye sayım gece yarısı başlatılmıştı...
Amerikan halkının, hatta bütün dünyanın "Kim başkan olacak" sorusuna kilitlendiği kritik saatlerde...
California'daki Vandenberg Hava Kuvvetleri Üssü'nde ucuna "boş" bir hidrojen bombası tankı yerleştirilmiş balistik füze fırlatıldı.
22 dakika sonra Kuzey Pasifik'teki Marshall adalarına ulaştı füze...
Diyeceksiniz ki...
ABD bu testleri ara ara yapıyor...
Doğru ama seçilen günler ve saatler meselesini hafife almayın, derim.
Nükleer dâhil bütün yıkıcı güçleri elinde tutan yapı şöyle diyor olabilir mi: "Siz seçimlerle oyalanın ama ne zaman ne olacağına biz karar veririz."
Bıyıkaltı gülümseyenlere de şunu hatırlatayım:
Kuzey Kore de ABD seçimlerinin hemen öncesinde en yeni kıtalararası füzesini test etti.
Onun da mı zamanı rastgele seçilmişti
Kime sorsanız (ben dâhil) nükleer savaş konusu açılınca, "Bu ihtimal sıfıra yakın" diyoruz.
Peki olup biten ne
Sanki görünen "siyasal dünya"nın arkasında "karanlık bir kıta"nın varlığı hatırlatılıyor hepimize...
Unutmayın!
Bir bilimkurgu filminden değil, gerçeklerden söz ediyorum...
Şunu da atladık mesela...
5 Ekim Cumartesi günü...
Ermenistan'daki sismografi istasyonları, İran'ın güneyindeki Kavir çölünde Richter ölçeğine göre 4.4 büyüklüğünde bir sarsıntı tespit ettiler.
Hiçbir artçı şok gelmedi.
Ermeni uzmanlara göre bu sismik olay bir depremden çok nükleer teste işaret ediyordu.
Aynı günlerde Hamaney, "Devletimizin varlığına karşı gerçek bir tehdit karşısında sahip olduğumuz cini serbest bırakırız"