"Ne yapıyoruz biz abi ya!"
"Artık kimseyi düşünemiyorum" diyor...
"Ne akrabalarımın dertleri, ne ülke, ne de dünya!..
Tek bir günde başka biri oldum...
Tv'de Ortadoğu haberleri başlayınca zaplıyorum; gazete okumak istemiyorum; biraz sosyal medyaya bakıyorum, başım ağrımaya başlıyor.
Tek korkum var; işimde bir sıkıntı çıkması...
Geçen kırk yıllık arkadaşım küçük bir miktar borç istedi; sıkışmış; veremem dedim, mahcup oldum."
Sözünü kesip "ne oluyor; anlatsana" diyorum.
Enerjik biridir, ama sanki hepsi uçup gitmiş...
"Karım zorlayınca bizim oğlanı ortaokulda özele başlattık. Böyle bir planımız hep vardı ama enflasyon falan erteleriz diye düşünmüştüm." Sıkıntısının benzerlerini birkaç haftadır ne çok kişiden işitiyorum.
"Okul ücreti çok ama taksite bölünce öderiz, sorun yok, dedim; Allah'a şükür. Fakat daha başlarken, elimize bir kağıt tutuşturdular; üniforma ve spor giysileri listesi. 45 bin lira. Sonra yemek parası dediler; görünce öyle kızmışım ki, tam hatırlamıyorum, 70 mi, 80 bin mi Tabii bunun kitabı var, servisi var; her gün çıkacak başka masrafları var. Ne yapıyoruz biz abi ya!"
Bir haftadır, uyku düzeni bozulmuş "işinin bozulduğu"nu görüyormuş rüyalarında...
Abartma, diyorum; özel okul ebeveynlerine özgü çaylak anksiyeteleri bunlar...
Kendi söylediğime inanıyor muyum
Biraz.
Tam emin değilim.
Orta sınıfın yaklaşan çözülüşüne ilişkin pandemi boyunca yazdıklarım bazılarımızın tepesini attırmıştı, hatırlıyorum.
Gerçekler böyle tatsızdır, rahatsız eder.
"Makul ücretler; normal