Kim kandırdı bizi

İlle de mutlu olmamız gerekiyor diye kim kandırdı bizi..
En fenası da şu ki...
Sürekli mutluluğun mümkün olduğuna kim inandırdı

***

Kapitalizm bunu hepimizi "çılgın bir tüketici" yapmak için kullandı, tamam!
Devletler de az değil ha!
Siyasetten başka her şeye ve en çok da "mutlu olma"ya kafayı takmamızı sevdiler.
Birbirinden garip aidiyet cemaatleri yol açtıkları "sarhoşluğu" bir süreliğine mutluluk diye yutturuyorlar, o da kabul!
Ama kabahatin büyüğü bizde be kardeşim!

***

Daha minicik bir çocukken öğrenmiştik oysa, hevesle ittirdiğin yeni oyuncak arabanın pat diye tekerleği kırılıverir...
Yok öyle süreklilik!
Ağlayıp zırıldamak da fayda etmez çoğu zaman.
Sonra birden diğer tekerlekleri de sökersiniz ve keşfedersiniz ki...
O oyuncak arabayı yere sürttürerek ittirmek acayip keyiflidir.

***

Ne yazıyorum ben
Klişeleri mi kırıyorum
Yoksa en beylik klişeyi baştan mı inşa ediyorum
Hayır, oralarda değilim!
Ayrıca Wilhelm Schmid'e de hak veririm: "İnsanlık tarihinin kitabında mutluluk bölümü pek ince, geri kalan bölüm pek kapsamlıdır.
Bu orantıyı değiştirme arzusunu desteklerim ama tersine çevirmeyi istemek gerçekçi değildir."

***

"Ama çok mutsuzum" diyor genç kız, "influencer gibi gönderiler hazırlıyorum, pozlar veriyorum, oraya buraya gidip tanıtıyorum ama takipçi sayım hâlâ bin kişiyi geçmedi." Şaka değil, neredeyse ağlayacak.
Buradan para kazanmayı mı planlıyorsun, diye soruyorum.
"Ayy o işlerle uğraşamam" diyor hemen; "ama beğenilmek, takdir edilmek istiyorum herkes gibi..."