Haftanın notları: Ne fena!

Yalın mutluluklar, alçakgönüllü tercihler, idealist hedefler...
Nereye gitti bütün bunlar KARİYER aldı götürdü.

Kariyer aşağı, kariyer yukarı...
Kariyer planlamaları, "kariyer yapma" tutkusu, "kariyerim her şeyden önemli" tavırları...
Sonra uyduruk kaydırık "kariyer analizleri" modası...
Sanırsınız, bütün orta sınıf CEO olmaya karar vermiş; sanırsınız herkesin aklı işte güçte...
Gülünç ama acıklı da...
Neden
Çünkü bütün bu şamata sonunda "işyeri zorbalığı" veya "işyerinde psikolojik şiddet" (mobbing) gerçeğine çarpıp tuzla buz oluyor...
Beş paralık tipler, özel hayatlarındaki mutsuzluklarının acısını işyerlerinde çıkartıyorlar...

Bazen "kariyer" saplantısının sosyal delilik hâline doğru ilerlediğini gözlemliyorum...
Evlilik hazırlıklarını bile "kariyer yapmak" olarak dile getiren genç kızlar var.
Bir başarı hikâyesi olarak tasarlanıyor eş seçimi ve yuva kurmak...
Sonrası
Onu anlatıp hiç tadınızı kaçırmayayım.

"Küçük şeylerden mutlu olurum" diyorlar.
Saymaya başlıyorlar: "Sağlık, kariyer ve biraz da aşk mutlu olmama yeter!"
Acaba bu mantıkla "büyük şeyler" ne olabilir

Ortadoğu'yu konuşuyorlar TV kanallarında...
İsrail'i konuşuyorlar...
Sonra malum ezber geliyor: "ABD