Haftanın Notları: Bir yanlışlık olmalı!

Lüks sitelerle dolu bir mahallenin içinden geçiyorum.
Çam Konakları, Gül Villaları, Seçkin Evler, vd.
Güvenlik girişlerinin önünde böyle yazıyor.
O sırada fark ettim; arada bir sokakta şöyle bir tabela var: "Hz. Ali Camisi'ne gider..."
Yok canım! Bir yanlışlık olmalı!

Bir emlak ilanı...
"Doğa ve şehirle bütünleşen büyüleyici deneyim."
Yerine baktım; Etiler'deymiş.
Doğa'nın en son 15 yıl kadar önce göründüğü semt.
Üç beş ağaç ve parka doğa demiyorsak tabii...
Ya şehir
Yok öyle bir şey.
Şehir çoktan kayboldu. Kent var ve o bambaşka bir doku.
"Büyüleyici deneyim" ne peki
Uzaktan Boğaz manzarası ve lüks daireler...
Hah işte! Şimdi anlaşıldı...

Unutuş bir tür uyku mu
Öyle...
İyisi var, kötüsü var.
Ağır olanı var, hafif olanı var.
Ve her hatırlayış, bir tür uyanış.

Affetmek...
Çoğumuz bunun aktif bir merhamet ve iyilik eylemi olduğunu anlayamıyoruz.
Unutmayı affetmek sanıyoruz.
Ama şu da var...
Affetmemek haktır.
Yarayı kaşıyıp durmak olarak değil elbette...
Bir kararlılık hâli olarak...
Direnç olarak...
İyilikten yana, kötüye karşı bir taraf olarak affetmemek...
Kötülük anlaşılır ama anlayışla karşılanamaz.

Geçen gün küçük bir masal kitabı aldım.
Hediye...
17x15 cm boyutunda, avucumun içinde kaybolan şirin bir kitap.
169 lira...