Geçen yüzyıla bakmak... Ama nasıl

Tarihi bildiğimizi, az çok öğrendiğimizi sanırız...
Oysa zihnimizi dolduran şey hepi topu Hollywood filmlerinde anlatılan hikâyelerdir...
Geçen yüzyılın Avrupa'sındaki bütün siyasi çalkantıları ders gibi çalıştığımızı sanırız...
Öyle ya...
Ne kitaplar okumuşuzdur, ne TV tartışmaları izlemişizdir...
Lakin en kritik bilgiler bir türlü hafızamızda yer etmemiştir...
Ne gariptir, değil mi
Yine de bu hafıza çarpıklığının nedenini sorgulamaktan kaçarız hep...

O yüzden Putin ara ara isyan ediyor...
Bir defasında asabi biçimde sormuştu: "Nazileri yenen kim Berlin'e giren ordu hangi ordu Biz Nazizme karşı savaşta bir milyondan fazla insanımızı kaybettik... Batı bu gerçekleri unutmak istiyor; neden"

Bizim ilmi çok irfanı yok meşhur tarihçimizin ifadesiyle söyleyeyim: "Beğenelim, beğenmeyelim, Nazileri yenmek Sovyet Kızıl Ordusu'nun eseridir."
Berlin'e giren de Kızıl Ordu'dur.
Almanlar başkentlerindeki bayrağı Mayıs 1945'te düşürmüştür.
Peki geniş kitleler nasıl hissediyor
Bakın, "bilmek" değil, "hissetmek"ten söz ediyorum; işin hilesi oradadır.
Filmlerin, romanların, popüler hikâyelerin ve kültür endüstrisinin gaz verdiği global his şöyledir...
"ABD'nin savaşa girmesiyle Batı birleşti ve Nazizmi yendi..."

Şimdi bir arkadaşınıza...
"ABD, İkinci Dünya Savaşı'nda ne yaptı" diye sorsanız...
Nazizme karşı savaştı, der...
Normandiya çıkarmasından falan bahseder...
Ta en başından beri ABD bu