Bizim ekran profesörlerinin güvendiği şeye bak!..
Trump "Savaş kötü şey" demiş, ona güveniyorlarmış, bu yüzden savaş tamtamları bir ay sonra susarmış...
Yahu insan bu konularda bir laf etmeden önce dönüp geçen yüzyılın iki büyük savaşının arifesine bakmaz mı
Kimler "En kötü barış bile daha iyidir" diye diye savaşa koşar adım gittiler...
Gülüp geçeceğim ama öyle günlerde değiliz...
Birleşik Krallık Başbakanı Richard Chamberlain'i bilir misiniz
1937-1940 arasında görev yaptı.
Ne barışseverdi ama!
1938 yılıydı
Chamberlain 69 yaşındaydı o sırada; çok hastaydı ve saatlerce süren rahatsız bir uçak yolculuğuyla Münih'e inip uzun tartışmalar sonrasında Hitler'i "savaş çıkarmama"ya ikna etmişti.
Çok memnundu sonuçtan...
"Avrupa'yı kurtardık, Almanlara Südetland'ı verdik ama Çekoslovakya'nın toprak bütünlüğünü koruduk" diye düşünüyordu.
Hitler, anlaşmayı 6 ay içinde çiğnedi.
Bu işler böyledir ama toplu uyanışa kadar cilalı ninniler söylenir.
Bir de "Avrupa ekonomisi ciddi biçimde bozuldu, Almanya'da bile işsizlik artacak, bu şartlarda kimse savaş çıkarmayı göze alamaz" diyen uzmanlar(!) var...
Şaka gibi ama gerçek!
Oysa iki büyük savaşa bakın, anlayın...
Büyük savaş, büyük ekonomik krizler ve derin istihdam sorunlarının ardından gelir.
Daha doğrusu, gelmeye mecbur bırakılır.
İktisat tarihçileri şöyle yazar: "1929 krizine gelinceye kadar dünya ekonomisindeki dalgalanmalar kapitalist ekonominin olağan işleyişi, hatta ilerlemenin motoru sayılmıştı. Lakin 1929 krizi her şeyi değiştirdi.