Böyle geldik de böyle gider mi
Buraya kadar...
İsrail'in katliamlarını unutarak...
Dünya finans sistemi ile İsrail sömürgeciliği arasındaki bağları umursamayarak...
Kendi küçük dünyalarımıza kapanarak geldik...
Ya bundan sonra
Gazze'den sonra da...
Böyle gider mi
Görmesini bilen gözler için Gazze, dünyanın bütün cilasını söküyor...
Biraz cesaret ve biraz ayıklık yeter!
Avuntular avutmuyor...
Rüyalar, kâbuslara dönüşecek pek yakında; anlayan anlıyor...
Uyduruktan "hak" ideolojileri artık kimseyi kandırmıyor; öyle ya, kavgasını verdiğiniz "haklar" hangi derin haksızlıkları örtmek için kullanılıyor..
Mesela, beş para etmez bir hayat için orta sınıflara kadar yayılan "sağlıklı yaşam" hırsının gülünçlüğü nasıl da göze batıyor, değil mi
Dünyanın hegemonik düzenine kör kalmak sersemler için bile zor şimdi...
Gelişmiş demokrasilerin "liberal eğlence"den ibaret olduğunu hâlâ anlamak istemeyenlerin zavallı hâllerini de görüyoruz işte!
Sosyal medyanın lay lay lom platformları da çok öğretici bugünlerde...
"Refah'ta katliam var" yazısı koy...
Görev tamam!
Sonra eskisi gibi devam edebilirsin!
Gelsin Paris gezileri; gelsin aksırıncaya tıksırıncaya kadar yemek yeme öyküleri...
Şizofrenik gelmiyor mu, itiraf edin!
Biliyorum, hayat devam ediyor, diyeceksiniz.
Peki içimizdeki ses niye "Artık böyle devam edemeyiz" diye fısıldayıp duruyor
Gazze'ye bakıp içimiz yanıyorsa, bir yandan da dünyanın cilasına kanmak için daha nereye kadar