Varis sadece estetik bir sorun değildir

Toplardamar genişlemesi nedeniyle oluşan varis, sadece estetik açıdan kötü görünen bir rahatsızlık değildir! Önlem alınmazsa hastalık ilerler ve varisli bölgede ağrı, yanma, karıncalanma ve kramp gibi şikayetlere yol açabilir Yaş ilerledikçe yaşam tarzının da etkisiyle bacaklarda mavi-yeşil renkte damarlar yani varis belirmeye başlar. Bu hastalık estetik açıdan rahatsız edici olabilir ancak fiziksel açıdan da rahatsızlık oluşturabilir. Varis genellikle uzun süre ayakta duran veya masa başında çalışan kişilerde ortaya çıkar. Bunun yanında sigara ve alkol kullanımı, hızlı kilo alıp verme ve hamilelik gibi durumlarda hastalığın görülme oranı artar. Kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülür. Özellikle bacaklarda olan ancak vücudun farklı noktalarında da kendini gösterebilen bu hastalığın nedeni toplardamar genişlemesidir. TEDAVİ YÖNTEMLERİ Varis hastalığınızın olup olmadığını anlamak için vücudunuzda, özellikle bacaklarda ve ayaklarda belirgin ve şişmiş damarlar aramalısınız. Bunun yanında hastalık ilerledikçe varisli bölgelerde ağrı, yanma, zonklama, karıncalanma ve kramplar görülebilir. Elbette bu belirtileri görmeyi beklemeden önlem almanızda fayda var. Zira varis hastalığı olan kadınların hamilelik sırasında belirtilerinin daha da kötüleştiği durumlara sık sık şahit oluyoruz. Hastalığın tedavisi için belirli bir zamanı beklemek gerekmiyor. Hatta beklemek durumu daha da kötüleştirebilir. Varis tedavisi denildiğinde akla ilk ameliyat gelse de ameliyatsız yöntemler de sıkça kullanılmakta ve olumlu sonuçlar alınmmaktadır. Büyük varisli damarlar söz konusu olduğunda en iyi sonuç ameliyat ile alınıyor. Kalp ve damar cerrahları tarafından yapılan ameliyat anestezi altında gerçekleştirildiğinden diğer yöntemlere göre daha riskli bir seçenektir. Küçük varisli damarların tedavisi için ise lazer, radyofrekans veya köpük yöntemi yeterli olmaktadır. Lazer ile tedavi genellikle hastalığın başlangıç seviyesinde etkili olmaktadır. Radyofrekans yöntemiyle tedavide bacaklardaki varisli bölgeye radyo dalgaları gönderiliyor. Bu sayede damarlar ısınıyor ve yavaş yavaş normal fonksiyonlarına dönmeye başlıyor. Damarlardaki renk farkı da zamanla kayboluyor. Köpükle tedavi yönteminde ise varisli damarlara, köpüren özel bir ilaç enjekte ediliyor. Bu ilaç damarları iyileşmeye zorluyor. GENETİK FAKTÖRLER RİSKİ ARTIRIYOR VARİS hastalığına sahip olma ihtimaliniz elbette sadece yaşam tarzınızla ilgili değil. Genetik yatkınlık da varis hastalığından şikayetçi olma ihtimaliniz üzerinde etkilidir. Ailenizde varis hastalığı varsa sizde görülme oranı da artar. Hatta varis hastalığına sahipseniz ortalama yüzde 80'i genetik kaynaklıdır diyebiliriz. Obezite de varis oluşumuna neden olan önemli bir faktördür. Araştırmalar aşırı kilolu ya da obez kişilerde varis oluşma riskinin daha yüksek olduğunu ortaya koyuyor. Nedenlerden birinin kan dolaşımını etkileyen venöz yetersizlik olduğu biliniyor. Varisler genellikle bacaktaki damarlar zayıflayıp genişlediğinde ve damarların içindeki küçük kapakçıklar fonksiyonlarını kaybettiğinde meydana gelir. Sonuç olarak kan, damarlar boyunca etkili bir biçimde pompalanamaz ve birikmeye